Paylaş
Nisa suresi 60 nuzul sebebi ve tefsiri
Question
Bu ayet ne anlama geliyor? Farklı yorumlar var
Nisa suresi 60 (4:60) ayetin açıklaması konusunda iki görüş var ve hangisine inanacağımı şaşırdım.
Birinci göruşe sahip kişiler; ayette bahsı geçen durumun açık bir şekilde, her halükarda şeri olmayan mahkemelere, hangi sebeb için olursa olsun, hangi ülkede olunursa olunsun başvurulmayacağına dair bir hüküm olduğunu söylüyor. Yani söz konusu mal, mulk, çocuk, hırsızlık, dolandırılmak, hangi mağduriyet’de olursak olalım gitmeyecekmişiz. Bunun yerine kaderimize razı olup, Bakara (155)’de bahsedildiği gibi bunun bir imtihan oldugunu kabullenmemiz gerektiğini söylüyorlar.
İkinci görüşe göre ise. Bu ayet bir yahudi ile münafık için inmiş ve ayette Allah’ın suçladığı kişi/kişiler, Allah’ın hukmunu verecek bir mahkeme olduğu halde onu beğenmeyip beşeri bir hüküm verecek kişiye gitmesi ile ilgili oldugunu söylüyorlar. Bu yüzden de laik ülkelerde ki mahkemelere başvurulabilir diyorlar. Ama bu olaya (yahudi ile anlaşmazlık okayına) dair bir ayet yok.
Ben bunlardan hangisine inanacağımı bilmiyorum, zira her iki görüşün de islama uyduğunu düşündüğüm iddiaları var. Bir yandan “Allah bize böyle bir zorluk vermez, zira o zaman bunu bilen herkes müslümanların parasını, malını, belkide çocuğunu kolayca alır” diyorum.
Diğer yandan da “Allah buna izin verir, zira bu dünyada çocuklar ölüyor, felaketler oluyor, haksızlıklar oluyor, müslümanlara zulümler oluyor, buna mı izin vermeyecek?” diyorum.
Kafam çok karışık ve bu ayet’de ki hüküm meselesi benim güncel hayatımı çok zorluyor ve dinden uzaklaşmama sebeb oluyor. Bu ayet’de ki hükmün dogrusu bu iki görüşten hangisi? Ve buna nasıl ikna olabilirim? Zira her iki görüş de islamı açıdan mantıklı geliyor.
Answers ( 2 )
Münafıkların Yalan İddiaları Ve Takındıkları Tavırlar
NİSA SURESİ
60- Sana indirilen (Kur’an-ı Kerim)’e de, senden önce indirilmiş olan (kitap)’lara da herhalde iman ettiklerini boş yere iddia edenlere bir bakmadın mı ki tağu-tun (sihirbazın) önünde muhakeme edilmelerini isterler. Oysa kendilerine onu inkâr edip tanımamaları emrolun-muştu. Şeytan da onları o (bir daha dönemeyecekleri kadar) uzak bir sapıklıkla büsbütün sapıtmak ister.
61- Onlara “Allah’ın indirdiği (hakeme, Kur’an-ı Kerim’e) ve o peygambere gelin” denilince, münafıkların senden büsbütün uzaklaştıklarını görürsün.
62- Önce elleriyle (iradeleriyle) yaptıkları (fenalıklar) yüzünden kendilerine bir belâ çattığı zaman (halleri) nice olur?! (Onlar böyle bir belâya uğradıktan) sonra da “Biz iyilikten ve ara bulmaktan başka bir şey arzu etmedik” diye Allah’a yemin ederek sana geleceklerdir.
63- İşte bunlar var ya, Allah öylelerin kalplerinde olanı bilir. Artık onlardan yüz çevir, onlara öğüt ver, onlara kendileri hakkında tesirli sözler söyle.
Ayetlerden Çıkan Hüküm ve Hikmetler:
1- Allah Teala’nın veya Rasul’ünün emirlerinden bir şeyi reddeden kimse kafir olur, İslam dışına çıkar. O sebepten Ashab-ı Kiram (r.a.) zekat vermeyenlerin irtidadına (dinden çıktığına) hükmetmişlerdir. Aynı şekilde, verdiği hüküm hakkında Resulullah (s.a.)’ı itham eden kişi de kafirdir. Ayetin iniş sebebinde anlatılan hadise, Yahudinin bir müslüman ile olan davasında, İslam hakim ve idarecisinin hükmüne baş vurduğunu göstermektedir.
2- Müslümanların, Kur’an’da ve sabit sünnet-i Nebeviyyede hakkında nas bulunan bir hükmü tenfiz ve tatbik etmeleri icap eder. Ama hakkında vahiy yoluyla bir hüküm belirtilmemiş bir meselede, müçtehidlerin şeriatın genel kaidelerinden çıkarttığı ve umumun maslahat ve menfaatine de uygun olacak şekildeki görüşü ile amel olunur.
3- Allah’ın koyduğu hükümden , ya da Rasul’ünün verdiği hükümden kasten yüz çeviren kimse münafık olur, İslam ile bir bağı kalmaz. Bu ayetlerin inmesi Hz. Ömer (r.a.)’ın davranışını teyit etmiştir. O sebepten Cebrail (a.s.) inmiş ve “Muhakkak ki Ömer hak ile batıl arasını ayırmıştır” demiş, ondan sonra Hz. Ömer’e”el-Faruk” adı vedilmiştir.
4- Münafıklar yaptıklarına pişman olacaktır, ama o vakit artık pişmanlık fayda vermeyecektir. Özür dileyecekler, fakat özürleri de kabul edilmeyecektir.
5- Münafıkların bu arlandırıcı, hor tavırlarına doğrusu hiç de imrendirilmez. Çünkü hiçbir şeyin kendisine gizli kalmayacağı Allah Teala tarafından rezil ve kepaze edilmişlerdir. O yüzden onları yalanlayarak Cenab-ı Hak “Allah öylelerinin kalplerinde olanı bilir” bulurmuştur. ez-Zeccâc der ki: Bu muhakkak ki Allah Teala onların münafık olduklarını bilmektedir, demektedir. Bizim elde edeceğimiz fayda da söz de biliniz ki onlar münafıklardır, şeklindedir.
6- Münafıkların ıslah imkanına üç yol vardır:
Pardon ben anlayamamış olabilirim ama yazdıklarınızdan şimdi hangi sonucu çıkaracağım? Bahsettigim görüşlerden hangisi doğru? Şimdi islami mahkemeler olmadıgı ülkelerde onların laik mahkemelerine başvurulabilinir mi yoksa şirk mi olur?
Allah’ın hükmü ile amel etme imkanı varken beğenmeyi başka hükme uymak küfürdür
Yaşanan ülke şartlarında hakkını alma konusunda başka merci yoksa Allah’ın razı olmadığı, Allah’ın hikmüne uymayan mahkemelere başvurmanın imani açıdan bir sıkıntısı yoktur inşallah
Çünkü bu durumda zaruret vardır.
Zaruret olmadığı sürece başvurmamak gerekir