Ölümü çok anmak müstehaptır

Question

islam’da sürekli ölümü düşünmek ne anlama gelir hükmü nedir?

Olumu cok anmak mustehaptir

Ebu Hureyre (r.a.) den: Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem: Ağızların tadını kaçıran ölümü çok anın buyurmuştur.

İslam’da ölümü anmak ve sürekli ölümü düşünmek, müstehaptır, yani yapılması tavsiye edilen, sevap kazanılan bir ibadettir. Bu konuda birçok hadis ve âlimlerin görüşleri bulunmaktadır. Ölümü hatırlamanın müslümanlar üzerinde çeşitli olumlu etkileri olduğu kabul edilir.

Hadisler
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
“Lezzetleri yok eden ölümü çokça anın.” (Tirmizî, Zühd, 4)
“Akıllı kişi, kendini hesaba çeken ve ölüm sonrası için çalışandır.” (Tirmizî, Kıyame, 25)
“Dünyada garip bir yolcu gibi ol ve kendini kabir ehlinden say.” (Buhârî, Rikak, 3)
Âlimlerin Görüşleri
İmam Gazali:

İmam Gazali, “İhya-u Ulumiddin” adlı eserinde ölümü hatırlamanın kalbi yumuşattığını, günah işlemekten sakındırdığını ve kişinin dünyaya fazla bağlanmasını engellediğini belirtmiştir.
İbn Kayyim el-Cevziyye:

İbn Kayyim, “Kitabü’r-Ruh” adlı eserinde ölümü hatırlamanın, kişinin dünyaya olan sevgisini azaltarak ahirete hazırlık yapmasına yardımcı olduğunu ifade etmiştir.
Ölümü Hatırlamanın Faydaları
Takva ve İbadetlere Teşvik:

Ölümü hatırlamak, kişinin Allah’a olan bağlılığını arttırır ve ibadetlerine daha bir özen göstermesine sebep olur.
Dünyaya Bağlılığı Azaltmak:

Ölümü sıkça hatırlamak, kişinin dünyaya aşırı bağlılığını ve dünya malına olan düşkünlüğünü azaltır.
Günahlardan Sakındırmak:

Ölümün kaçınılmaz olduğunu düşünen bir müslüman, günahlardan daha çok sakınır ve daha fazla salih amel işlemeye yönelir.
Sabır ve Şükür:

Ölümü hatırlamak, kişiye sabrı ve şükrü öğretir. Kişi, hayatındaki zorlukların geçici olduğunu ve her şeyin bir sınav olduğunu daha iyi idrak eder.
Hükmü
İslam’da ölümü sıkça anmanın hükmü, mendup veya müstehap olarak kabul edilir. Bu, yapılması tavsiye edilen ama yapılmaması durumunda bir günah gerektirmeyen amellerdendir. Ölümü hatırlamak, kişinin manevi dünyasını güçlendirir, ahiret bilincini artırır ve dünyaya olan düşkünlüğünü azaltır. Bu nedenle İslam alimleri, müslümanların sıkça ölümü düşünmelerini ve hatırlamalarını tavsiye etmişlerdir.

Özetle, İslam’da ölümü sıkça hatırlamak, kişinin dini hayatını canlı tutan, ibadetlerine özen göstermesini sağlayan ve ahiret bilincini diri tutan önemli bir ibadettir. Bu nedenle, müslümanların günlük hayatlarında ölümü hatırlamaları ve bu doğrultuda yaşamalarını teşvik edilir.

Ölüm öncesi için Şifalı Dualar

Hz. Aişe (r.a.) diyor ki: Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem bir insan bir yerinden şikayet eder veyahut bir çıbanı veyahut bir yarası olursa şehadet parmağının içini yere değdirir, sonra da onu rahatsız olan yerin üzerine kor ve şöyle derdi:

«بسم الله تربه أرضنا بريقة بعضنا يشفي به سقيمنا بإذن ربنا »

Okunuşu: “Bismillahi turbetu erdina birikati ba’dina yuşfe bihi sakimuna biizni rabbina.”

Anlamı: “Bismillah, yerimizin toprağı ve birimizin Tükrüğü ile Rabbimiz hastalara kendi izni ile şifa verir.

Enes (r.a.) Sabit rahmetullahi aleyhe şöyle demiştir; Seni Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem’in afsunu ile afsunlayayım mı? O da, evet deyince, şöyle dedi:

اللهم رب الناس مذهب البأس اشف أنت الشافي لا شافي إلا أنت شفاء لا يغادر سقما »

Okunuşu: “Allahümmme rabbi nasimuzhibel be’si eşfienteşşafi, la şafiye illa enteşifaen la yuğa dirusekema.”

Anlamı: “Ey insanların Rabbi, ey zararı def eden, şifa ver, şifa veren sadece sensin. Senden başka şifa veren yoktur. Öyle bir şifa ver ki geriye hastalık nedir bırakmasın!

İbn Abbas (r.a.) dan: Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: Kim eceli gelmemiş bir hastayı ziyaret eder de onun yanında yedi defa:

وأسأل العظيم رب العرش العظيم أن يشفيك »

Okunuşu: “Es’elullahelazimerabbelarşilazimi en yeşfiyeke.”

Anlamı: Ulu arşın Rabbi ulu Allah’tan sana şifa vermesini isterim, derse, mutlaka  Allah ona o hastalıktan şifa verir.

Ebu Said el-Hudri (r.a.) diyor ki: Cebrail peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’e geldi: Ya Muhammed, bir şika yetin var mı, dedi. O da, evet, dedi. Cebrail şöyle dua etti:

«بسم الله أرقيك من كل شيء يؤذيك من شركل نفس أوعين حاسد الله يشفيك بسم الله أرقيك

Okunuşu: “Bismillahierkike, minkullişey’inyü’ zike, min şerri külli nefsin ev aynin hasidin, Allahuyeşfike, bismillahierkike.”

Anlamı: “Seni Allah’ın adı ile afsunlarım, seni rahatsız eden her şeyden, her türlü kötü nefisten ve kem gözden, Allah sana şifa versin. Seni Allah’ın adı ile afsunlarim.

İbn Abbas (r.a.) dan: Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem bir bedeviyi ziyarete gitti. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem ziyaret ettiği hastaya şöyle derdi:

La be’se, tehurun «لا بأس طهور إن شاء الله inşallah” Bir şey yok; inşallah günahlarına kefaret olur.

Enes (r.a.) diyor ki: Resulullah sallallahu aleyhi ve sel lem sıtmalı bir bedeviyi ziyarete gitti:

-Keffaretun ve tahurungünah «كفارة وطهور» larına kefaret ve temizlik olur. İnşallah dedi.

Ebu ümame (r.a.) den: Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: Ziyaretin tam olması için, elinizi hastanın alnına yahut eline kor, nasılsın dersin.

İbn Sünni rivayetide şöyledir: Ziyaretin tam olması için, elini hastanın üzerine kor, bu sabah, yahut bu ak şam nasılsın dersin.
Hz. Osman (r.a.) diyor ki: Hastalandım; beni Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem ziyaret ederdi. Yine bir gün ziyaret etti şöyle dedi:

Arapça:

بسم الله الرحمن الرحيم أعيذك بالله الأحد الصمد الذي لم يلد ولم يولد ولم يكن له كفوا أحد من شر ما تجد

Okunuşu:

“Bismillahirrahmanirrahim, uizuke bil lahilahaddissamedillezilemyelidvelemyuledvelemyekunlehuküfüvenahadmin şerri matecüdü.”

Anlamı:

“Bisbillahirrahmanirrahim, seni hisettiğin şeyin şerrinden doğmayan, doğurmayan, hiçbir şeyin kendisine denk olmadığı, bir ve ihtiyaçsız Allah’a ismarlarım, dedi. Ayağa kalkınca, Osman, bunu oku, Allah’a sığın. Bunun gibisiyle sığınmış değilsiniz, dedi.

Sahabeden Osman bin Ebil’ As hazretleri şiddetli bir san cıya yakalandığında, şifa bulmak için sevgili Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem efendimiz de ona şu tavsiyede bulunmuştu” sağ elini vücudunun ağrıyan yerinin üzerine koy ve yedi defa sıvazla. Her sıvazlayışında şu duayı oku:

أعوذ بعزة الله وقدرته من شر ما أجد

“Euzubiizzetillahi ve kudretihimin şerri maecidü.” Hissettiğim bu sancının şerrinden Allah’ın izze tine ve kudretine sığınırım, de dedi.!

BENZER KONULAR:

Answer ( 1 )

    1
    2024-11-26T21:11:09+03:00

    İslam’da Ölümü Anmak ve Sürekli Düşünmek

    İslam dini, insana dünya hayatının geçiciliğini hatırlatarak ahiret için hazırlık yapmayı öğütler. Bu bağlamda ölümü anmak, kişinin manevi hayatını güçlendiren, Allah’a olan bağlılığını artıran ve sorumluluk bilincini diri tutan önemli bir ibadet ve düşünce şeklidir. Ölümü sürekli hatırlamak, kişinin kalbinde dünya sevgisinin azalmasına, ahiret hazırlığını artırmasına ve günahlardan sakınmasına vesile olur.

    Ölümü Anmanın İslam’daki Yeri

    Kur’an-ı Kerim’de Ölüm:

    Kur’an-ı Kerim, ölümü ve sonrasını defalarca hatırlatır. İnsanların bu dünyada yaptıkları her şeyin karşılığını göreceği ahiret hayatına işaret eder:

    1. “Her nefis ölümü tadacaktır. Sonra bize döndürüleceksiniz.”
      (Ankebut Suresi, 57. Ayet)

      • Bu ayet, ölümün her insanın mutlaka yaşayacağı bir hakikat olduğunu vurgular. Ölümden kaçış olmadığını bilmek, kişinin dünya hayatına aşırı bağlanmasını engeller.
    2. “Her nerede olursanız olun, ölüm sizi bulur. Hatta sağlam kalelerde olsanız bile…”
      (Nisa Suresi, 78. Ayet)

      • Bu ayet, ölümün kesinliğini ve hiçbir tedbirin insanı ölümden koruyamayacağını açıkça ifade eder.

    Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) Ölümü Anma Tavsiyeleri:

    Hz. Muhammed (s.a.v.), sahabelerine ve ümmetine ölümü sıkça hatırlamalarını tavsiye etmiştir. Ölüm, ne bir korku kaynağı ne de umutsuzluğa sebep olan bir düşünce olmalıdır. Tam aksine, hayatı anlamlandıran ve ibadetlere şevk kazandıran bir tefekkür vesilesidir.

    1. “Lezzetleri yok eden ölümü sıkça anın.”
      (Tirmizi, Zühd 4)

      • Bu hadis, ölümü hatırlamanın, kişinin dünya nimetlerine aşırı bağlanmasını önlediğini ve ibadetlere daha çok yönelttiğini ifade eder. Ölümü düşünmek, insanı ahiret için hazırlık yapmaya teşvik eder.
    2. “Akıllı kişi, nefsine hâkim olan ve ölümden sonrası için hazırlık yapandır.”
      (Tirmizi, Kıyamet 25)

      • Ölümü sürekli hatırlamak, kişinin dünya hayatındaki her adımını dikkatle atmasını sağlar. Bu, insanın ahiretine zarar verecek günahlardan uzak durmasına yardımcı olur.
    3. “Gerçek mümin, ölümden korkmaz, ancak ölümün farkında olarak yaşar.”
      (Buhari, Rikak 36)

      • Ölümü düşünmek, bir Müslüman için korkudan ziyade sorumluluk bilinci ve ibadetlere yönelme vesilesidir.

    Ölümü Anmanın Faydaları

    1. Dünya Sevgisinden Arınma: Ölümü sıkça düşünmek, insanın bu dünyanın geçici olduğunu anlamasına yardımcı olur. Dünya malına aşırı bağlılık ve hırs azalır.
    2. Günahlardan Sakınma: Ölümün hatırlanması, kişinin her an ölebileceğini düşünerek günahlardan uzak durmasına ve tövbe etmeye yönelmesine sebep olur.
    3. İbadetlere Yönelme: Ölümü hatırlayan bir Müslüman, ibadetlerini ihmal etmemeye gayret eder. Zira ölümden sonra hesaba çekileceğini bilir.
    4. Tevazu ve Sabır: Ölümü hatırlayan kişi, kibre kapılmaz ve dünya sıkıntılarına karşı sabırlı olur. Çünkü ahiret hayatının daha önemli ve kalıcı olduğunu idrak eder.

    Ölümü Sıkça Hatırlamanın Hükmü

    İslam’da ölümü anmak müstehaptır, yani sevilen ve teşvik edilen bir ameldir. Ancak bu hatırlama, insanı ümitsizliğe sürükleyen bir korkuya veya dünya işlerini tamamen terk etmeye neden olmamalıdır. Ölüm düşüncesi, aksine insanı hem dünya işlerinde dengeli bir şekilde çalışmaya hem de ahiret hazırlığını artırmaya yönlendirmelidir.


    Ölümü Düşünürken Dengeli Olmak

    1. Korku ve Ümit Dengesi: Ölümü düşünmek, sadece korkuya neden olmamalıdır. Allah’ın rahmetini ve affediciliğini de düşünerek ümitvar olmak gerekir.
    2. Tefekkür ve Fiil: Ölümü hatırlamak, sadece bir düşünce olarak kalmamalı, ibadetlere ve iyi amellere yönlendirmelidir.
    3. Hayatı Anlamlandırma: Ölümü sıkça hatırlayan bir Müslüman, dünya hayatını daha anlamlı bir şekilde yaşar. Hayatını, Allah’a kulluk bilinciyle düzenler ve ahiret yolculuğuna hazırlanır.

    Sonuç

    İslam’da ölümü sıkça hatırlamak, kişinin dünya ile olan bağını dengelemeye ve ahiret için hazırlık yapmaya teşvik eden önemli bir ibadettir. Ölümü düşünmek, insanı dünya hırslarından uzaklaştırır, günahlardan sakındırır ve ibadetlere yönlendirir. Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) bu konudaki öğütlerine kulak vermek, hem dünya hem de ahiret saadetini kazanmaya vesile olacaktır. Ölümü hatırlamak, her şeyin bir gün son bulacağını bilerek Allah’a teslimiyetle yaşamayı sağlar.

    En iyi cevap

Cevapla