Örtünmenin amacı, önemi ve hikmeti nedir?

Bildir
Question

Please briefly explain why you feel this question should be reported.

Bildir
İptal

Giyim-Kuşamın/Örtünmenin amacı, önemi ve hikmeti

Ortunmenin amaci onemi ve hikmeti nedir

GİYİM KUŞAMIN HİKMETİ

Allah Teâlâ hakimdir. Her emrinde ve yasağında mutlaka hikmet vardır. Bizler bazen bunu bilebiliriz, bazen bilemeyiz. Fakat bilsek de bilmesek de mutlaka o emir ya da yasağın hikmeti vardır. Ayrıca bir emir veya yasağın birden çok hikmeti olabilir. Bu yüzden bir-iki hikmetini bilmemiz tüm hikmetlerini bilmemizi icap etmez.

Tesettür yani örtünme Allah Teâlâ’nın biz kullarına bir emridir. Aynı zamanda avret yerlerini açmak bir yasaktır. Kuşkusuz bunun da hikmetleri vardır. En doğrusunu mutlaka Allah Teâlâ bilir Bununla birlikte aklın, naslardan hareket ederek tespit edebildiği bazı hikmetlerden bahsedebiliriz.

İslam’daki tesettür emrinin hikmetini üç esas başlık altında ele alabiliriz.

1- İNSAN FITRATI, DOĞAL HAL YÖNÜYLE HİKMETİ

Fıtrat kelimesi, Arapça “-b-” kökünden türemiş olup sözlükte icat, başlangıç, Allah’ın dini, Peygamberin yolu; bir şeyi yarmak, yaratılış ve yaratmak gibi anlamlara gelmektedir.

Fıtrat, belli bir yetenek ve yatkınlığa sahip olmayı ifade ettiği gibi ilk yaratılışta varlık türlerinin, temel yapısını ve karakterini, dış etkenlerden etkilenmemiş doğal durumunu belirtir. Fıtrat kelimesi haram ve çirkin işlerden uzak kalmak, ahlak ve din anlamında da kullanılmaktadır.

Allah Teâlâ, diğer varlıkların çoğunda olduğu gibi insan vücudunda, doğuştan gelen fitri bir örtü vermek yerine, yaratılıştan gelen utanma ve hayâ duygusu var etmiştir. İnsana avret yerlerini örtecek bir örtü vermediğinden; yaratılışında onları herhangi bir örtü ile kapatması bilincini yerleştirmiş ve vücudunu örtme duygu sunu ilham etmiştir.

Kur’an-ı Kerîm’de şöyle buyrulmaktadır:

فلما ذاق الشجرة بدت لهما ؤاهما وطفقا يخصفان عليهما من

ورق الجنة

“Ağaçtan tattıklarında kendilerine avret yerleri göründü. Derhal üzerlerini cennet yapraklarıyla örtmeye başladılar.”

Âyet-i kerîme’de Hazreti Adem ile Hazreti Havvâ’nın yasaklanan ağaçtan tatmaları üzerine avret mahallerinin görünür hale geldiği zikredilmektedir. Hazreti Adem ve Havvâ’nın elbiseleri avret yerlerinin üzerinde bulunan bir nurdu.

Yaratılışlarında kendilerini utandıracak, çirkin görülen şeylerin farkında değillerdi. Ne kendilerinden ne de birbirlerinden bir şey görmüyorlardı. Şeytanın, onları vesvese ile kandırması insanlığa ilk kötülüğü olmuştur; onların yasak meyveden tatmaları da insanlığın ilk imtihanı olmuştur.

Bugün araştırma konusu yapılan geçmişte yaşamış ve halen mevcut ilkel kabilelerin çoğunun, genellikle medeni topluluklarda olduğu gibi giysileri olmadığı halde, ayıp yerlerini mutlaka örttükleri görülmektedir. Bu da örtünme güdüsünün insanın, insan olmak gibi bir gerçeğini ve ilk insan Hazreti Adem’den günümüze dek in sanların bir biçimde örtündüklerini doğrulamaktadır.

İslam’da tesettür, kadın ve erkek için fitratın bir gereğidir. Ayrıca kadınlar için erkeklerden ayrı olarak bütün bedenlerini örtmeleri de fıtratın bir gereği olarak görülmüştür.

Tesettür kadınlar için fitridir yani fitratları bunu gerektirir. Çünkü yaratılış itibariyle zayıf ve naziktirler. Kendilerini ve çok sevdikleri yavrularını himâye edecek bir erkeğin yardımına muhtaç olduklarından erkeklerin nefretini kazanmamak için tesettüre fitrî bir meyil gösterirler. Kadınlarda yabancı erkeklere karşı fitra ten bir korku vardır. Bundan dolayı da tesettüre ihtiyaçları vardır. Nâmahremlerin dikkatini çekmemek ve tecavüzlerinden korunmak için, örtüleri onlara bir siper ve bir sığınak olur.

Neslin devam etmesi için de tesettür gereklidir. Çünkü en uçari erkek dahi karısını namuslu ister, kendisi gibi olmasını istemez. Hâlbuki tesettür, sadakati ve güveni temin eder. Açık saçıklık bu güveni yıkar ve güvensizlik meydana getirir.

2- AHLAK VE TOPLUM YÖNÜYLE HİKMETİ

Mahrem yerlerin örtülmesinin vücudun korunması ve süslenme sinden öncelikli olması; örtünmede, bedenin örtünmesinden ziya de ahlaki bir yönün olduğunun ve bunun daha çok önemsendiğinin açık bir delilidir. İnsan tabiatının, hayvanınkinden tümüyle farklı olduğu açıktır. Bu sebeple Allah, insanlardan farklı olarak hayvanların vücutlarını doğuştan korunmuş ve örtülü bir şekilde yaratmış, bu nedenle de onlarda avretlerini örtmeleri için bir hayâ duygusu da vermemiştir.

Hazreti Adem ve Hazreti Havva yasak meyveyi tatmadan önce bir bakıma çocuk gibi saf ve günahtan habersizlerdi; birbirlerinin cinsel özelliklerine ilgi  duymuyorlardı.

Meyveyi tadınca avret yerlerini fark edecek duruma geldiler. Hazreti Adem ve eşinin, mahrem yerleri açılınca, herhangi bir telkin altında kalmadan hemen örtmeye girişmeleri, insanda mevcut olan haya duygusunun fıtri olduğunu; çıplaklığın ve teşhirin ise in sandaki ahlâk duygusuna aykırı olduğunu kanıtlar,

İnsan, vücudunun güzelliklerini teşhir etmek için giyinmez; bilakis örtmek için giyinir. Giyim insanları tahrik için değil aksine o duyguyu kontrol etmek içindir. Bu nedenle örtünme sadece vücudu hava şartlarına karşı koruyan ve süsleyen bir nesne değil, daha çok ahlaki bir işleve sahiptir. Örtü herhangi bir giysi ya da kadına baskı aracı olmaktan çıkarak İslami bir hüviyet kazandırır, insanı takva sahibi kılar. Allah’ın insanlar için yarattığı nimetlerin en önemlisi olan elbise, hem vücudu koruyan, hem ahlâkı koruyan; hem de güzelleştirici bir unsur olmuştur.

3- DİNDE SAMÎMI OLMA YÖNÜYLE YANİ TAKVA YÖNÜYLE HİKMETİ

Takva kelimesi sözlükte korunmak, saygı duymak, itaat etmek, korkarak çekinmek, sakınmak, anlamına gelen Arapça ” T-K-Y” kökünden türetilmiştir.

Takva, din dilinde Allah korkusuyla günahtan kaçınmak, Allah’ın emir ve yasaklarına uymakta titizlik göstermek, nefsi günahlardan arındırmak, harama düşme korkusuyla şüpheli şeylerden kaçınmak anlamında kullanılır. “Fücûr” örtüyü yırtmakur, takva ise fücur aksine koruyucu bir örtü ve elbisedir.

Kur’ân-ı Kerim’de üç türlü giysiden bahsedildiğini söyleyebiliriz..

1. Takva elbisesi

2. Sadece örtünme ihtiyacını karşılayacak olan basit ve sade elbise

3. Örtünmenin yanında ziynet maksadı da taşıyan kaliteli, temiz ve düzgün elbise

Giyilmesi caiz olan ve olmayan giysiler

Kaynak: Helaller ve Haramlar

BENZER KONULAR:

Answer ( 1 )

    0
    2024-11-16T19:58:53+03:00

    Please briefly explain why you feel this answer should be reported.

    Bildir
    İptal

    İslam’da giyim-kuşam ve örtünme, hem bir ibadet hem de toplumsal düzenin korunmasına katkı sağlayan önemli bir ahlaki ilkedir. Bu mesele, bireysel ve toplumsal açıdan birçok hikmete dayanır.

    1. Örtünmenin Amacı

    • Allah’ın Emrine İtaat: Örtünme, doğrudan Allah’ın bir emri olduğu için Müslümanlar tarafından yerine getirilen bir ibadettir. Kur’an’da hem kadınlara hem de erkeklere yönelik örtünme emirleri bulunmaktadır.
      • Ayet: “Mümin kadınlara söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) sakınsınlar ve ırzlarını korusunlar. Görünen kısmı müstesna, ziynetlerini teşhir etmesinler.” (Nur Suresi, 31)
      • Ayet: “Ey peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve müminlerin kadınlarına dış elbiselerini üzerlerine almalarını söyle.” (Ahzab Suresi, 59)
    • Maneviyat ve Takva: Örtünme, kişinin Allah’a karşı olan takvasını ve teslimiyetini göstermek için bir araçtır. İbadet bilinciyle yapılan örtünme, insanın ruhunu güzelleştirir ve arındırır.
    • Fıtrata Uygunluk: Örtünme, insanın yaratılışındaki hayâ ve utanma duygusunu korur. İnsan fıtratı, her şeyin ölçülü ve dengeli olmasını ister.

    2. Örtünmenin Önemi

    • Toplumsal Ahlak ve Huzur: Örtünme, toplumda mahremiyetin korunmasına katkı sağlar. Aşırı teşhircilikten kaynaklanan ahlaki bozulmaların ve fitnenin önüne geçer.
    • Kadının Onurunu ve Değerini Koruma: İslam, kadının sadece fiziksel özellikleriyle değil, ahlakıyla ve kişiliğiyle değerli olduğunu vurgular. Örtünme, kadının şahsiyetini ön plana çıkarır ve onu nesneleştirmeyi engeller.
    • Erkeklerin Sorumluluğu: Kadınlara olduğu kadar erkeklere de gözlerini haramdan sakınma ve tesettüre uygun giyinme emri verilmiştir. Bu da toplumdaki karşılıklı saygı ve ahlakın temellerini oluşturur.

    3. Örtünmenin Hikmeti

    • Hayâ ve İffet: Örtünme, hayâ duygusunun bir tezahürüdür. İslam’da hayâ, imanın bir parçası olarak görülür ve insanın ahlaki olgunluğunu yansıtır.
    • İnsan Onurunu Yüceltmek: Örtünme, insanı hayvanlardan ayıran bir özellik olarak kişinin kendisine ve çevresine olan saygısını ifade eder.
    • Fitneyi Engellemek: İslam, örtünmeyle kadın ve erkek arasındaki sınırları belirler. Bu, toplumda gereksiz çekimlerin ve ahlaksızlıkların önlenmesi için bir tedbirdir.
    • Dünya ve Ahiret Dengesi: Örtünme, bireyin hem dünyadaki hayatını düzenler hem de ahiret için salih bir amel olarak sevap kazandırır.

    4. Giyim-Kuşamın Genel İlkeleri

    • Ölçülü Olmak: Giysiler, vücut hatlarını belli etmeyen ve dikkat çekmeyecek şekilde olmalıdır.
    • Temizlik ve Sadelik: İslam, temiz ve sade bir giyim tarzını teşvik eder. Aşırı gösteriş ve lüks giyim yasaklanmıştır.
      • Hadis: “Allah, kuluna verdiği nimetlerin eserini onun üzerinde görmeyi sever.” (Tirmizi, Edeb, 54)
    • Cinsiyet Ayrımı: Kadın ve erkeklerin giyim-kuşamda kendi cinsiyetlerine uygun kıyafetler giymesi önemlidir. Kadınsı kıyafetlerin erkeklerce veya erkeksi kıyafetlerin kadınlarca giyilmesi hoş karşılanmaz.

    Sonuç

    Örtünme, bireyin Allah’a bağlılığını, ahlaki ve manevi sorumluluğunu ifade ederken toplumsal huzurun korunmasına da hizmet eden önemli bir ilkedir. İslam, örtünmeyi sadece dış görünüşle sınırlı tutmaz, kişinin iç dünyasını ve ahlaki değerlerini de kapsayan bir bütünlük olarak ele alır. Bu nedenle örtünme, hem bireyin hem de toplumun iyiliği için hikmetlerle dolu bir davranıştır

Cevapla