Oruçta Kefaret Gerektiren Hususlar Nelerdir?

Bildir
Question

Please briefly explain why you feel this question should be reported.

Bildir
İptal

Keffaret Orucu

SORU: (Herhangi bir sebeple gecikmiş bulunan) kefaret orucunu peşpeşe tutan kişi, orucunu tamamlamazdan bir kaç gün önce ramazan ay’ı geldiğinde ne yapacaktır? Oruçta keffaret gerektiren hususlar nelerdir?

Keffaret (ashnda)-müslüman bir köleyi hürriyetine kavuşturmaktır. Âzad edecek köle bulamayana göre peşpeşe iki ay oruç tutmaktır. Bu iki aylık süre, içerisinde ramazan ayı ve bayram ve teşrik günleri bulunmayan bir süredir. Keffaret gereken kimsenin oruç tutmaya gücü yetmezse, 60 yoksula iki öğün yemek verir. Veya yemek yerine parasını verir.

Oruç tutmakta olan kimse kasıtlı olarak cinsel ilişkide bulunursa hem kendisine, hem kadına kaza ve keffaret gerekli olur.

Ebu Hüreyre bu konuyu açıklığa kavuşturan şu rivayeti nakletmektedir:

Bir adam Hz. Peygamber’e gelerek: “Helak oldum” dedi. Rasûlul-lah: “Ne oluyor?”,diye sorunca: “Ramazan (orucu tutmak)da iken eşimle cinsel ilişkide bulundum” dedi. Bundan sonra Peygamberle adam arasında şu konuşma geçti:

Azad edecek bir köle bulabilir misin?

Hayır!

Aralıksız iki ay oruç tutmaya gücün yeter mi?

Hayır!

60 yoksula yemek yedirmeye gücün yeter mi?

Hayır!

Bu konuşmadan sonra Hz. Peygamber adama: “(Yanımdan ayrılma, şurada) otur!” buyurdu. Bir süre sonra bir yerden Peygam-ber’e (bir miktar) hurma gelmişti. Rasûlullah adama: Hurmayı alıp sadaka olarak vermesini söyledi. Adam Medine’de kendisinden daha fakir birisinin bulunmadığını, çocuklarından daha muhtaç kimse olmadığını haber verince Peygamber güldü ve adama hurmayı alıp, çocuklarına yedirmesini emretti.

Bu hadisten şunu anlıyoruz: Keffaret sıra gözeterek, hadiste bildirilen üç şey ile yerine getirilmektedir:

a. Köle azad etmek,

b. Aralıksız iki ay oruç tutmak,

c. Altmış yoksula yemek yedirmek.

Keffarette bu sıraya uyulmasının sebebi şudur: Peygamber’e (s.a) gelen kimse Peygamber’in kendisine yapmasını emrettiği birinci şeyden aciz olduğunu söyleyince diğerine, ondan da aciz olduğunu söyleyince diğerine geçmiştir.

Oruçlu iken kasıtlı olarak oruç bozucu bir şeyi yeyip içen kişiye de kaza ve keffaret gerekir. Bu hüküm Hanefî ve Mâlikî mezheplerine göredir. Bunun delili, Âmir b. Sa’d’dan naklolunan şu rivayettir:

Bir adam Hz. Peygamber’e gelerek: “Ramazanda bir gün bilerek orucumu yedim” dedi. Bunun üzerine Rasûlullah: “Bir köle azâd et ve*ya iki ay aralıksız oruç tut veya altmış yoksula yemek yedir” buyurdu.

Denildiğine göre keffaretin bu üç şey ile Ödenmesinin hikmeti şudur: Orucun saygınlığını oruçlu iken kasıtlı olarak cinsel ilişkide bula-narak hiçe sayan kimse, işlediği bu günahla nefsini helak etmiştir. Münasiptir ki nefsini kurtarmak için bir fidye versin. Bu ya bir köle âzad ederek, ya iki ay oruç tutarak veya altmış yoksula yemek yedirerek olacaktır.

Keffaret için gücü yeten köle azâd etmelidir. Çünkü köle âzad etmek çok sevaptır. Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur:

Müslüman bir köleyi azad eden kimsenin; azad ettiği kölenin her bir organı karşılığında bir organı cehennemden azad olur.

İki ay aralıksız oruç tutmanın sebebi ise şudur:

Farz olan ramazan orucunu bilerek bozan kimse oruca karşı bir cinayet işlemiştir. Bunun cezası olan keffaret ise iki aydır. Zira bir gün orucunu bozan kimse, sanki bir ayın tamamını bozmuş gibidir. Çünkü ramazan ayının tamamında oruç tutmak tek bir ibadet gibidir. Ramazanda bu suçu işleyenlerden, Allah’ın iki ay oruç tutmasını istemesi, onu hem cezalandırmak, hem de bir daha benzeri bir suçu işlemekten caydırmak içindir.

Atmış yoksula yemek yedirmeye gelince: Her bir yoksula verilen yemek, 60 günlük keffaret orucumuzdan bir günün karşılığıdır.

Keffaretle ilgili bir takım şartlar vardır. Şöyle ki:

a. Oruçlu yükümlülük (mükelleflik) çağında olmalıdır. Orucunu bozan çocuk ise ona keffaret gerekmez.

b. Orucu bozan kimse bunu özgür iradesi ile yapmış olmalıdır, bir baskı ve tehdit sonucu oruç bozana keffaret yoktur.

c. Orucu bozan kimsenin ramazanda oruç yemenin haram olduğunu biliyor olması gerekir.

d. Oruçlu için yolculuk veya hastalık gibi, oruç yemeyi mubah kılan bir durum olmalıdır.

e. Orucu bozan madde oruçlunun karnına ağız yoluyla ulaşmış olmamalıdır.

f. Oruçlu orucuna geceden (veya kuşluk vaktine kadar) niyet etmiş olmalıdır.

g. Oruç bozma olayı ramazan ayında olmalıdır.

Soruda ifade edildiği üzere keffaret orucu kesintisiz iki ay olmalıda Bu iki aylık orucun mutlaka aralıksız tutulması gereklidir. Keffaret orucu tutmakta olan kimse, mesela yolculuk gibi meşru bir özürle keffaret orucuna ara verse, o güne kadar tuttuğu oruçlar nafile olur. Yeniden keffaret orucu tutmaya başlaması gerekir. Zira daha önceki keffa-ret orucu kesintiye uğramıştır.

Keffaret orucu tutmakta iken ramazan orucu keffaret orucunun arasına girse de durum aynıdır. Zira ramazan orucu farzdır. Soru sahibinin ifade ettiği gibi bir süre oruç tuttuktan sonra ramazan ayı gelirse, daha önce tutulan oruçlar nafile olur. Bu kimse farz olan ramazan orucunu tutmalıdır. Zira o farzdır. Daha sonra keffaret orucunu tutmaya dönmesi lazım gelir.

Böyle bir uygulamanın katı olduğu söylenemez. Zira keffaret orucu tutacak kimsenin bunun için uygun bir vakit seçmesi gerekir. Keffaret orucunun içerisine, ramazan orucu veya keffaretin kesintisizliğini ortadan kaldıracak birşey girmemelidir.

Keffaret orucu tutacak kimse şiddetli bir güçlük sebebiyle buna güç yetiremezse, keffaret görevini yerine getirebileceği diğer çözüme; 60 yoksula yemek vermeye baş vurabilir.

Yukarda söylediğimiz gibi 60 günlük keffaret orucu tutacak kimse öylesine uygun bir zaman seçmelidir ki araya ramazan günleri veya bayram yahut teşrik günleri girmemelidir.

Kaldı ki Cenab-ı Hak keffaret orucunun hemen tutulmasını istemiyor. Bu orucu, kefffareti ödemeye uygun olacak vakte kadar ertelemek caizdir.

Answer ( 1 )

    0
    2021-03-29T17:38:29+03:00

    Please briefly explain why you feel this answer should be reported.

    Bildir
    İptal

    Oruç; diğer ibadetlerin ortak özellikleri olduğu gibi sadece Allah için yapılan ibadettir. Bu ayda gerekli şartlar yerine geldikten sonra Müslümanın oruç tutması farzdır. Bilerek oruç tutmamak çok büyük günahlardandır.

    Oruç tutmakta olan kimse kasıtlı olarak cinsel ilişkide bulunursa hem kendisine, hem kadına kaza ve keffaret gerekli olur. Keffaretin sırası şu şekildedir; köle azad etmek, aralıksız iki ay oruç tutmak, altmış yoksula yemek yedirmek.

Cevapla