Peygamberimizin can din namus akıl ve mal güvenliği ile ilgili mesajları

Bildir
Question

Please briefly explain why you feel this question should be reported.

Bildir
İptal

İslamda Din Akıl Can ve Mal güvenliği

Ayetler

Kur‘ân-ı Kerîm de:

“Yine onlar ki, Allah ile beraber tuttukları başka bir tanrıya yalvarmazlar, Allah‘ın haram kıldığı cana haksız yere kıymazlar ve zina etmezler. Bunları yapan günahının cezasını bulur.”
Furkân, 25/68.

“…Kim bir cana kıymamış veya yeryüzünde bozgunculuk yapmamış bir kimseyi öldürürse, bütün insanları öldürmüş gibi olur. Her kim de birisinin hayatını kurtarırsa, bütün insanların hayatını kurtarmış gibi olur.”
Mâide, 5/32.

Hadisler

“İşçinin hakkını alın teri kurumadan veriniz.”
“Bugününüz nasıl mukaddes bir gün ise, bu ayınız nasıl mukaddes bir ay ise, bu şehriniz (Mekke) nasıl mübarek bir şehir ise, canlarınız, mallarınız, namuslarınız da öyle mukaddestir, her türlü tecâvüzden korunmuştur.”
Sahîh-i Buhârî Muhtasarı Tecrid-i Sarih Terc. C.10, S. 397

Peygamber Efendimiz (s.a.v.), can, din, namus, akıl ve mal güvenliğinin İslam’da önemli bir yere sahip olduğunu vurgulamıştır. Bu beş temel değer, insanın maddi ve manevi varlığını korumasını sağlayan en önemli unsurlardır.

Can güvenliği: Can güvenliği, insanın en temel hakkıdır. İslam’da her insanın canı dokunulmazdır. Bu nedenle, cana kıymak büyük bir günahtır. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), cana kıymanın en büyük günahlardan biri olduğunu şöyle ifade etmiştir:

“Kim bir mümini öldürürse, kıyamet gününde Allah ona, ‘Cenneti bana yaklaştır, cehennemi bana uzaklaştır’ dese, Allah onun bu isteğini kabul etmez. Kim bir çocuğu öldürürse, Allah ona, ‘Cenneti bana yaklaştır, cehennemi bana uzaklaştır’ dese, Allah onun bu isteğini kabul etmez.” (Buhari, Hudud, 44)

Din güvenliği: Din güvenliği, insanın inançlarını özgürce yaşama hakkıdır. İslam’da her insanın dinini özgürce yaşama hakkı vardır. Bu nedenle, dininden dolayı kimseye baskı uygulamak veya zulüm yapmak caiz değildir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), dininden dolayı kimseye baskı uygulanmayacağını şöyle ifade etmiştir:

“Dininiz size, dininiz bana.” (Müslim, İman, 19)

Namus güvenliği: Namus, insanın şeref ve haysiyetini ifade eder. İslam’da namusa saygı büyük önem taşır. Namusuna kast edenlere karşı savunma hakkı vardır. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), namusunun korunması için her türlü mücadeleye hakkı olduğunu şöyle ifade etmiştir:

“Kimin namusu ihlâl edilirse, onu koruması için hakkı vardır.” (Ebu Davud, Hudud, 4)

Akıl güvenliği: Akıl, insanın dünyayı ve kendini anlamasını sağlayan en önemli unsurdur. İslam’da aklı korumak büyük önem taşır. Aklı zehirleyen şeylerden uzak durmak gerekir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), aklı korumanın önemini şöyle ifade etmiştir:

“Aklı korumak, mal korumaktan daha önemlidir.” (Tirmizi, Zühd, 33)

Mal güvenliği: Mal, insanın temel ihtiyaçlarını karşılamak için gerekli olan bir araçtır. İslam’da mal güvenliğine saygı büyük önem taşır. Başkasının malına haksız yere el atmak haramdır. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), başkasının malına haksız yere el uzatmanın büyük bir günah olduğunu şöyle ifade etmiştir:

“Kim bir malın hakkını yerse, kıyamet gününde o malın yedi katını veyahut o malın ağırlığınca ateş taşır.” (Buhari, Edeb, 27)

Peygamber Efendimiz (s.a.v.), can, din, namus, akıl ve mal güvenliğinin korunması için aşağıdaki tavsiyelerde bulunmuştur:

  • Haksızlıktan ve zulümden uzak durmak gerekir.
  • İnsanlara karşı merhametli ve şefkatli olmak gerekir.
  • İlim öğrenmek ve ilim yaymak gerekir.
  • Birbirinin hakkına saygı göstermek gerekir.
  • İyiliği yaymak ve kötülüğü önlemek gerekir.

Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in bu mesajları, insanlığın huzur ve mutluluğu için önemli bir rehber niteliğindedir.

BENZER KONULAR:

Answer ( 1 )

    1
    2021-10-04T06:26:01+03:00

    Please briefly explain why you feel this answer should be reported.

    Bildir
    İptal

    İslam; can, din, namus, akıl ve mal güvenliği konusunda çok titiz davranmış; bunları dokunulmaz saymıştır. Kimse haksız yere can, din, namus, akıl ve mala haksız yere tecavüz edemez. Rasulullah (sav) bu konu hakkında veda hutbesinde şöyle buyuruyor;

    “Bugününüz nasıl mukaddes bir gün ise, bu ayınız nasıl mukaddes bir ay ise, bu şehriniz (Mekke) nasıl mübarek bir şehir ise, canlarınız, mallarınız, namuslarınız da öyle mukaddestir, her türlü tecâvüzden korunmuştur.”

    Sahîh-i Buhârî Muhtasarı Tecrid-i Sarih Terc. C.10, S. 397

    En iyi cevap

Cevapla