Peygamberimizin Taif yolculuğu

Bildir
Question

Please briefly explain why you feel this question should be reported.

Bildir
İptal

Tâif Yolculuğu

Peygamberimizin Taif yolculugu

Taife yolculuk kısaca özeti

Taif yolculuğunun sebep ve sonuçları:

Ebû Talip’in ve Hz. Hatice’nin ölümlerin­den sonra Mekke’li müşriklerin, Hz. Peygamber’e ve müslümanlara olan eziyetleri­ni artırdıkları görüldü. Ebû Talip’ten sonra Abdülmuttalip’in nüfuzunun önemli Ölçüde Ebû Leheb’e geçmesi işi daha da zorlaştırıyordu.
Bu durumda Hz. Peygamber, Mekke dı­şında bir şehir halkının desteğini arama ihtiyacını duydu. Bu gaye ile Zeyd b. Hârise’yi de yanına alarak Peygamberliğin 10, yılı şevval ayında (6ao) Mekke’ye iki günlük mesafesi olan Taife gitti. Burada hüküm süren önemli ailelerden Benî Abdi Yalil ile Hz. Peygamber arasında -annesinin amca­ları yoluyla- akrabalık bulunuyordu. Hz. Peygamber’in amcası Abbas’ın da zaman zaman onlara borç vermesi dolayısıyla bu aile ile ilişkisi vardı.
Hz. Peygamber’in, şehre girdiğinde aha­liyi İslâm’a davet etmeden önce, kendile­riyle akrabalık ilişkisinin bulunduğu üç reisin birinden himaye hakkı (eman) alması gerekiyordu. Fakat bunlardan biri çok sert, ikisi de alaylı cevap verdiler. Her üçü de şehri hemen terketmesini şiddetle belirttiler. Hz. Peygamber, hiç değilse bu görüş­meyi Kureyş’e duyurmamalarını rica ettiy­se de kulak asmadılar; köleleri, gençleri, çocukları kışkırtarak onu taşlattılar. Ayak­ları kan içinde kalmıştı. Nihayet Tâif dışın­da Mekke’li hemşehrilerinden birinin bağı­na sığındı. Tarayanlar oradan geri döndü­ler. Orada bir çardak altında soluklandıktan sonra şu içli yakarışta bulundu:

Peygamberimizin Taif Duası (Peygamberimizin Taif ten dönuste okuduğu dua)

“Allahım! Kuvvetsiz ve çaresiz kaldığımı, halkın yanında hakirliğirni ancak sana arzederim. Ey merhametlilerin en merha­metlisi olan Allahım! Zayıf düşenlerin, herkesin zayıf görüp de dalına bindiği çare­sizlerin Rabbı Sensin. Kötü huylu ve yüzsüz yabancı bir düşman eline beni düşürmeye­cek, hatta işlerimin dizginlerini eline verdi­ğin akrabadan bir dosta bile bırakmayacak kadar beni esirgersin. Allahım! Şayet bana karşı gazaplı değilsen çektiğim mihnetlere, belalara hiç aldırmam. Ancak şu var ki, Senin merhametin; kulunu koruman, bun­ları da göstermeyecek kadar geniştir. Allahım! Senin gazabına ve hoşnutsuzlu­ğuna düşmekten, Senin o karanlıkları pırıl pırı! parlatan, dünya ve ahiret işlerinin yegâne yoluna koyucusu olan ilâhî nuruna sığınırım. Allahım! Sen hoşnut oluncaya kadar işte affını diliyorum. Allahım! Her kuvvet seninle kaimdir.”
Bu davranışı ile Hz. Peygamber, en zor anlarda bile ümitsizliğe düşmeyip, Yüce Allah’a sığınmanın görev bilinci ve sorum­luluk duygusu içinde ilâhî tebliği hakkıyla yerine getirme çabasının çok güzel bir örneğini sergilemiş oluyordu.
Naklolunduğuna göre, ilgili melek tara­fından Allah’ın İzni ile Mekke ve Tâif civarındaki dağların birbirine kavuştu­rularak içindekilerin helak edilebileceği Hz. Peygamber’e bildirildiğinde o, bunların böyle helak olmalarını istemedi, ıslah ol­malarını ve hidayete erişmelerini diledi.

Bu yolculuk sırasında Rasûlullah’ın ma­neviyatını yükselten bazı olaylar da mey­dana geldi. Şöyle ki: Bağda bir süre dinle­nirken Hz. Peygamber’e üzüm ikram eden Addas isimli bir hıristiyan İslâm’a girdi. Yine, Rasûl-i Ekrem, Mekke’ye evine git­mek üzere yola koyulduğunda geceleyin namaz kılarken okuduğu Kur’ân âyetleri cinlerden bir gurubun dikkatini çekti ve müslüman oldular. Onların müslüman olduğu, Cin sûresinin ilk âyetinde bildiril­miştir (bk. el-Cin 72/1 ve devamı; el-Ahkâf 46/29- Gte yandan, Mekke yönetimi Hz. Peygamber’İ toplum dışı ilan etmişti. Buna göre o, ancak bir himaye İle şehre girebilir­di. Hz. Peygamber makul düşünceli olarak tanınan bazı kişilerden eman hakkı sağ­lanmasını istediyse de onlar bu isteği geri çevirdiler. Sonunda, vaktiyle sosyal boyko­tun kaldırılmasında da katkısı bulunan Mut’im b. Adiyy’e haber yolladı. Öncekile­rin aksine bu zat olumlu cevap verdi ve silahlanarak oğullarıyla birlikte Hz. Pey­gamberi karşıladı. Onu Kabe’ye getirdi, endişesizce tavaf etmesini sağladı ve daha sonra evine kadar götürdü; Mekkeliler’e de Hz. Peygamberi himayesine aldığını açık­ladı.

Peygamberimizin hayatını OKU

Hz Muhammedin hayatı hakkında uzun araştırma

BENZER KONULAR:

Answers ( 2 )

    2
    2021-02-18T22:27:27+03:00

    Please briefly explain why you feel this answer should be reported.

    Bildir
    İptal

    Ebu Talib ve hemen ardından Hz. Hatice’nin vefatından sonra Mekke’li müşriklerin, özelde Rasulullah (sav)’e genelde ise Müslümanlara olan eziyetleri­ artmış durumda idi. Rasulullah (sav) yaşanan olaylardan dolayı Mekke dışında kendisine başka yerler arama ihtiyacı duymaktadır. Bu sebeple Zeyd b. Harise’yi de yanına alarak Taif’e doğru gitmiştir. Burada yaşayan ve nüfuz yönünden sözü dinlenen hem de annesinin amca­ları yoluyla akrabalık bulunan üç reisin himayesi ile şehre girmesi gerekiyordu. Fakat bunlardan biri çok sert, ikisi de alaylı cevap verdiler. Her üçü de şehri hemen terketmesini şiddetle belirttiler. Köleleri, gençleri, çocukları kışkırtarak onu taşlattılar. Ayak­ları kan içinde kalmıştı. Nihayet Tâif dışın­da Mekke’li hemşehrilerinden birinin bağı­na sığındı. Bağda bir süre dinle­nirken Hz. Peygamber’e üzüm ikram eden Addas isimli bir hıristiyan İslâm’a girdi. Rasulullah (sav) Mut’im b. Adiyy’in himayesi ile Mekke’ye gitmiştir.

    En iyi cevap
  1. Please briefly explain why you feel this answer should be reported.

    Bildir
    İptal

    Hz. Muhammed’in Taif Yolculuğu

    Nedeni: Mekke’de artan müşrik baskıları ve İslam’a karşı muhalefet nedeniyle Hz. Muhammed (s.a.v.), Taif’e giderek Sakif kabilesinden destek ve himaye talep etmeyi planladı.

    Zamanı: Hicretin 10. yılı, Şevval ayında gerçekleşti.

    Yolculuk: Hz. Muhammed (s.a.v.), Hz. Zeyd bin Harise ile birlikte Mekke’den yola çıktı. Yolculuk zorlu geçti ve Taif’e yorgun bir şekilde vardılar.

    Taif’te Yaşananlar:

    • Sakif kabilesinin ileri gelenleri Hz. Muhammed’i (s.a.v.) dinlemeyi reddettiler.
    • Hz. Muhammed’e (s.a.v.) ve Hz. Zeyd’e hakaret ettiler ve onları taşlatarak şehirden kovaladılar.
    • Taif’li kölelerden Addas adında birisi Hz. Muhammed’e (s.a.v.) üzüm ikram etti ve onunla sohbet etti.

    Dönüş: Hz. Muhammed (s.a.v.) ve Hz. Zeyd, Taif’ten üzgün ve yorgun bir şekilde Mekke’ye doğru yola çıktılar.

    Yolda Yaşananlar:

    • Hz. Muhammed’e (s.a.v.) Mekke’den bazı kabilelerin heyetleri geldi ve ona İslam’a girmelerini ve onu korumaya hazır olduklarını söylediler.
    • Hz. Muhammed (s.a.v.), Beni Sa’d kabilesini kabul etti ve onlarla bir anlaşma yaptı.

    Sonuç: Hz. Muhammed’in (s.a.v.) Taif yolculuğu istenilen sonucu vermemiş olsa da, Mekke’deki bazı kabilelerin İslam’a girmesine ve Hz. Muhammed’e (s.a.v.) destek olmalarına vesile olmuştur.

    Taif Yolculuğunun Önemi:

    • Hz. Muhammed’in (s.a.v.) sabrını ve azmini göstermiştir.
    • İslam’ın Mekke dışına yayılmasına katkıda bulunmuştur.
    • Hz. Muhammed’in (s.a.v.) Mekke’den Medine’ye hicret etmesine zemin hazırlamıştır.

    Taif Yolculuğu ile İlgili Ayetler:

    • “Andolsun ki, biz sana apaçık bir zafer verdik.” (Fetih Suresi, 1)
    • “Sana dağlar gibi ağır gelen o üzüntüyü kaldıracağız.” (Şerh Suresi, 2-3)

    Taif Yolculuğu ile İlgili Hadisler:

    • “Taif’te bana eziyet ettiklerinden daha fazla eziyet görmedim.” (Müslim)
    • “Allah’ım! Taifliler’e yaptıklarımdan dolayı beni affet.” (Tirmizî)

Cevapla