RAMAZAN AYI ORUÇ VE KURAN AYIDIR
Yeryüzünü rahmetiyle kuşatan Yüce Rabbimizin biz insanlara bahşettiği lütuflardan birisi de hiç şüphesiz, her anını ibadet ve dua ile geçirmemiz gereken kutlu zaman dilimlerini istifademize sunmasıdır. Bu kutlu zaman dilimlerinin en önemlilerinden birisi de Ramazan ayıdır.
Ramazanın ayının önemi, İnsanlığı, fikrî ve ahlâkî sapıklıktan, cehaletten kurtarıp, ilme, medeniyete ve dolayısıyla ebedî saadete ulaştıran, içerisinde yol gösterici ve Hakkı batıldan ayırıcı mesajlar bulunan Kur’an’ı Kerim’in bu ayda inmeya başlamasından kaynaklanır. Konu ile ilgili Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulur: “Ramazan ayı, insanlar için bir hidayet rehberi, doğru yolun ve hak ile batılı birbirinden ayırmanın apaçık delilleri olarak Kur’an’ın kendisinde indirildiği aydır”.
Answers ( 8 )
Ramazan ayı insanlar için hidayet rehberi olan Kur’an-ı Kerim’in indirilmrye başlandığı aydır. Aynı zamanda Ramazan ayı Kur’an-ın ifadesi ile bin aydan daha hayırlı olan Kadir gecesini içinde barındırmaktadır. Ramazan ayı yoksulu görüp gözetme ayıdır aynı zamanda
Ramazan Ayı Kur’an Ayıdır
Ramazan, Kur’an-ı Kerim’in nazil olduğu ay olması münasebetiyle, mübarek bir aydır. Kur’an, Müslümanların hidayet rehberidir. Bu ayda Kur’an’ı daha çok okuyup anlamaya ve hayatımızda tatbik etmeye çalışalım.
Yüce Allah’ın vermiş olduğu nimetlere karşı yapılacak şükürlerden birisi de, bu ayda oruç tutmaktır. Oruç, aynı zamanda insanın beden ve ruh sağlığına, toplum hayatına sayısız faydalar sağlayan önemli bir ibâdettir.Ama hepsinden önemlisi oruç sayesinde manevi kirlerden arınarak ,muhtaçların durumunu idrak ederek Rabbimizin sevgisine ulaşmak ve cennetine kavuşmaya vesile olmasıdır.
Farz orucun ara vermeksizin peş peşe bir ay süreyle tutulması da üzerinde düşünülmeye değer bir konudur. Zira her ayda üçer gün oruç tutarak bir sene zarfında aynı sayı fazlasıyla elde edilebilirdi. Eğitimciler, bir insanın aralıksız otuz kırk gün alacağı eğitim neticesinde birtakım yeni alışkanlıklar kazanabileceğini söyler.
Dolayısıyla Ramazan ayı süresince hayatına ve davranışlarına daha bir özen gösteren, kendi kendini disipline sokarak nefsini terbiye eden kişinin müspet alışkanlıkları daha sonra da devam ettirmesi kuvvetle muhtemeldir.
Ramazan ayında Müslümanlar günahlardan arınarak ahlaki bir olgunluğa ulaşırlar. Böylece Allah’ın rızasına uygun bir hayat sürüp büyük kazançlarla ramazan ayının sonuna ulaşmış olurlar.
Ramazan ayının fazileti hakkında, Peygamber Efendimiz (s.a.s.), bir hutbesinde şöyle buyurmuşlardır: “Ey insanlar! Büyük ve mübârek bir ayın gölgesi üzerinize düştü. Bu ay içerisinde, bin aydan daha hayırlı olan Kadir Gecesi vardır. Bu ayda Allah, gündüzleri oruç tutmayı farz kıldı, ben de bu ayın gecelerinde teravih namazını size sünnet kıldım. Bu ayda bir iyilik yapan, başka zamanlarda bir farzı yerine getirmiş gibi sevap kazanır. Bu ayda bir farzı yerine getiren kimse de, başka aylarda yetmiş farzı yerine getirmiş gibi (mükâfât almış) olur.
Ramazan sabır ve yardımlaşma ayıdır, sabrın ve yardımlaşmanın mükafatı ise cennettir. Ramazan bereket ayıdır, mü’minin rızkının çoğaldığı bir aydır. Kim bu ayda bir oruçluya iftar ettirirse, onun bu davranışı günahlarının bağışlanmasına, cehennemden kurtuluşuna ve iftar ettirdiği kimsenin tuttuğu orucun sevabından pay almasına vesile olur. Oruç tutan kimsenin sevabından da bir şey eksilmez.”[2]
Bir Hadis-i Kudsi ile bitirelim.
“Adem oğlunun işlediği her hayır ve sevabın ecri on mislinden yedî yüz misline kadar artırılır. Fakat oruç böyle değildir. Oruç, sırf benim rızam için yapılan ibadettir. Onun mükâfatını ancak ben veririm. Çünkü kulum yemesini, içmesini ve bütün arzularını rızam için terk etmiştir.”[3]
O halde bu ayda orucumuzu en güzel şekilde tutalım, kitabımız Kuranı K erimi okuyalım böylece Ramazan’ın feyzinden ve bereketinden istifade etmiş olalım.
————————-
[1] Bakara sûresi 185
[2] Mişkâtü’l-Mesabih H. No. 1965
[3] Tecrid-i Sarih C. 6 S. 300
RAMAZAN AYI -1-
“Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur’an’ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun. Kim o anda hasta veya yolcu olursa (tutamadığı günler sayısınca) başka günlerde kaza etsin. Allah sizin için kolaylık ister, zorluk istemez. Bütün bunlar, sayıyı tamamlamanız ve size doğru yolu göstermesine karşılık, Allah’ı tazim etmeniz, şükretmeniz içindir.”(Bakara 184,185)
Ramazan; içinde yaşadığımız tüm olumsuz şartlara rağmen, büyük bir heyecan ve coşku ile karşılayıp yaşamamız gereken bir aydır. Ramazan on bir ay boyunca kir ve pas tutan nefislerimizi, heva ve heveslerimizi oruçla dizginleyip Allah için dua, niyaz ve itikafta bulunmanın, Kur’an okuyup üzerinde tefekkür etmenin, sadaka vermenin, ibadet etmenin manevi lezzetini tatmaya; teravihin, sahurun, iftarın coşkusunu yaşamaya hazırlandığımız aydır.
“Ramazan; bir görüşe göre “Esmaullahtan” biridir. Şahrullah/ Allah’ın ayıdır Ramazan. Allahu Teala’nın, mesajını yeryüzüne inzal buyurmaya başladığı Kadir gecesi ile şereflenen kutlu aydır.
Ramazan kelimesi sözlükte şu manaları içermektedir:
“Yaz sonunda, güz mevsiminin evvelinde yağıp yeryüzünü tozdan temizleyen yağmur; güneşin hararetinin şiddetinden kızgın yerde yalın ayak yürümek ve yanmak; kılıcın iki taş arasına konulup, keskinleştirmek için dövülmesi, bir de Allah’ın güzel isimlerinden bir isim…”
Ramazan, yaz mevsimi sonunda yeryüzünü tozdan temizleyen güz yağmuru (ramza) gibi, iman ehlinin günahlarını yıkayıp, kalplerini kir ve pastan arındıran bir bereket ayıdır.
Güneşin şiddetli hararetinden neredeyse kor haline gelen (ramaz) taşlar üzerinde yalın ayak yürüyerek yanmaya eş, orucun açlık ve susuzluk hararetiyle sıyamla; yani oruçla günahları yakıp yok eden bir imtihan ayıdır.
Arapların bu ayda kılıçlarını bileyip oklarını sivrilterek savaşa hazırlanmaları gibi, mü’minlerin de küfre, şirke, şeytana, tağuta, fahşaya, münkere karşı iradelerini çelikleştirip, imani hassasiyetlerini pekiştirdikleri bir kutlu aydır.
RAMAZAN AYI -2-
Cennet kapılarının açıldığı, cehennem kapılarının kapandığı, şeytanların bağlandığı mübarek bir aydır Ramazan. Hayırların ve hayırlıların çoğaldığı, şerlerin ve şerlilerin azaldığı feyiz ve bereket ayı…
Ramazan; rahmet, mağfiret ve kurtuluş ayıdır. Resulallah’ın (sav) ifadesi ile “Evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennem ateşinden kurtuluştur.”
Ramazan biten ömür semeresini devşirmek için tekrar bahşedilen bir abı hayattır. Ramazan yeni bir soluktur.
Ramazan, müminin bütün bir yılını- hatta yıllarını- kızağa çekip tüm yapıp eylediklerini sorguya tuttuğu, varlığını teraziye aldığı ve çetin bir nefis muhasebesine girdiği ay.
Ramazan, hidayet rehberimiz Kuran’ın kendisinde indirildiği, yoksulun gözetilip, yetim yüreklerin okşandığı, ümmet şuurunun bir kez daha ihya edildiği rahmet ayıdır.
RAMAZAN AYI -3-
Ramazan, tarihin şahid olduğu en büyük inkılap ayıdır. O ay, insanlığı karanlıktan, şaşkınlıktan, zulümden arındıracak olan kurtuluş kılavuzumuzun Rabbimiz tarafından elçisine bahşedildiği aydır. O ay, köhneyen eskiyi vahyin yeniliği ile değiştirmenin adıdır.
Ramazan, insanlarla ilgilenme, ihtiyaçlarını giderme fırsatlarını bağrında taşıdığı için mü’minlerin çevresiyle irtibatı, dayanışması ve iletişimi zirveye çıkar.
Ramazan, yoksulun-fakirin halini yaşayarak öğrenme, hissetme, onların derdine derman olma ayıdır.
Ramazan, İslam ümmeti ve onun kutlu elçisi, vahyin başöğretmeni, uygulamalı öğreticisi, beyan edicisi, şahidi/tanığı, usvetun hasenesi/en güzel örneği-modeli olan Peygamberimiz Hz. Muhammed ve onun ümmeti için Allah’tan salat dileme ayıdır.
RAMAZAN AYI -4-
Ramazan oruç tutmaktır, oruç ise insani bir seçimdir. Hayvanlar da aç kalırlar, ama sadece insan özgür iradesiyle bunu bir ibadete dönüştürür. Çünkü hiçbir mecburiyet olmadığı halde, dünyevi bir yaptırım içermediği halde oruç, takva amacını gerçekleştirir. Ramazan sadaka ile sadakati gösterme ayıdır.
Ramazan; açlığın, susuzluğun, mahrumiyetin ateşinde kavrularak, cehennem ateşinden kurtuluş, iftarlarda zemzeme, ahirette cennete kavuşma ayıdır.
Ramazan, Kur’an ile kendimizi, çevremizi yeniden selamlamak ve Allah’ın selamı ile selamlanmayı hak etme ayıdır.
Zamanımız insanı gündelik yaşamaya, hayatın esiri hatta oyuncağı olmaya başladı maalesef. Anlık zevklerin peşinde koşulan, yemekhane, abdesthane ve yatakhane üçgenine sıkıştırılmış bereketsiz bir hayat yaşanmaya başlandı modern insan tarafından. Tepkileri, sevgileri, aşkları, nefretleri, ilgileri, dikkatleri, rikkatleri, iradeleri, sevinçleri ve hüzünleri anlık veya günlük oldu insanımızın.
RAMAZAN AYI -5-
Ramazan, bize bir geceyi bir ömür kadar bereketli yapmanın formülünü sunan ilahi bir imkândır.
Ramazan bize dağılmışımızı toplamak için gelir. Başta kendimizi toplamayı öğretir. Aklımızı, duygu ve düşünce dünyamızı, ruh ve hatta bedenimizi toplamayı öğretir.
Ramazan Kur’an ayıdır. Kalplere nur, gönüllere şifa, mü’minlere rahmet ve bütün insanlığa hidayet olan Kur’an-ı Kerim, bu ay içerisinde bulunan Kadir Gece’sinde indirilmeye başlanmıştır.
Allah Teâlâ, Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurmuştur: ”Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur’an’ın indirildiği aydır…” (Bakara 185)
RAMAZAN AYI -6-
Kur’an, Ramazan ayı içerisinde yer alan Kadir Gecesi’nde indirilmeye başlanmıştır. Kur’an’ın indirildiği gece, sırf bundan dolayı bin aydan, yani 83 yıllık bir ömürden daha hayırlı ve bereketli bir geceye dönüşmüştür. Çünkü Kur’an zamana bereket katmakla, onu binlerce kat daha değerli kılmıştır. Şunu bilelim ki; indiği geceyi-günü bir ömre bedel kılan vahiy, indiği ayı da “Ayların Sultanı” olan Ramazan ayı kılmıştır. Ramazan ayında “sözlerin sultanı”nı getirmeseydi, Ramazan “Ayların Sultanı” olamazdı. Dolayısıyla indiği geceyi bir ömre bedel kılan vahiy, bizim hayatımıza inerse, her günümüzü bir ömre bedel kılar.
Ramazan ayı, iç dünyaya dönerek nefsin hesaba çekildiği, bütün bir hayatın gözden geçirilerek yanlışlardan vazgeçilmeye başlandığı bir arınma ve yenilenme zamanıdır. Ramazan Kur’an’la ilişkimizi yeniden gözden geçirip tek tek ve toplu halde üzerinde düşünerek kafa yorduğumuz, anlamaya ve kavramaya çalıştığımız, hayatımıza geçirdiğimiz, nefsimizi onunla arındırdığımız bir iklim, yani Kur’an iklimi olmalıdır.
Ramazan ayını Müslümanlar için önemli ve değerli kılan en temel özellik, “ramazan orucu”nun bu ay içerisinde tutulmasıdır. Ramazan ayında oruç tutmak, her Müslümanın üzerine farzdır ve İslam’ın temel ibadetlerinden biridir. Ramazan ayı oruçla anlamlı hâle gelir, oruç tutmayan insanlar onun tadını alamaz ve maneviyatından nasiplenemez.