Paylaş
Rü’yetullah ne demek? Allah’ın görülmesi meselesi
BildirQuestion
Please briefly explain why you feel this question should be reported.
Ru’yetullah
Rü’yetullah ne demek kısaca
Ru’yetullah, sözlükte görmek, gülmek ve bakmak anlamındaki ru’yet kelimesi ile Allah kelimesinden meydana gelen bir tamlama olup, Allah’ın ahirette gözlerle görülmesini ifade etmek üzere kullanılan bir akaid terimidir. Ehl-i sünnete göre ahirette, müminlerin Yüce Allah’ı görmeleri hem aklen mümkün hem de gerçekleşeceği naklî delillerle bildirilmiş bir husustur. Gerçekten Allah’ın ahirette görülebileceğini kabule engel bir gerekçe ileri sürülemez. Buna karşılık âyet-i kerîmeler ve sahih hadisler Allah’ın ahirette görüleceğini haber vermektedir. Allah’ın ahirette nasıl görüleceği akılla kavranamaz. Bu sebeple bilginler, “O, yer ve yön söz konusu olmaksızın karşı karşıya gelmeden ve görenle Allah arasında bir mesafe bulunmaksızın görülür” demişler, Allah’ı görme olayında, bu dünyada varlıkların görülmesi için gerekli olan şartların gerekmediğini ileri sürmüşlerdir.
Ehl-i sünnetin bu konudaki delilleri arasında şunlar sayılabilir:
1- Kur’ân’daki “O gün Rablerine bakan pasparlak yüzler vardır” (el-Kıyâmet 75/22-23) âyeti, müminlerin kıyamet gününde cennette iken Rablerini göreceklerini bildirmektedir.
2- “Hayır, doğrusu onlar o gün Rablerinden yoksun kalacaklardır” (el-Mutaffifîn 83/15) âyeti de, müfessirlerce mümin olmayanların ahirette Allah’ı görmekten yoksun olacakları şeklinde açıklanmıştır.
3- “İyi iş ve güzel amel işleyenlere daha güzel karşılık ve bir de ziyade vardır” (Yûnus 10/26) âyetindeki ziyade (fazlalık) den maksat Hz. Peygamber’in -bu konudaki açıklamasından da anlaşıldığı üzere- Allah’ı görebilme bahtiyarlığına erişmektir. Nitekim Peygamberimiz şöyle demiştir: “Cennetlikler cennete girdiği zaman Allah Teâlâ “daha da vermemi istediğiniz bir şey var mı?” buyurur. Onlar “sen yüzümüzü ağartmadın mı? Bizi cennete koyup ateşten kurtarmadın mı? Daha ne isteyelim?” derler. Bunun üzerine Cenab-ı Hak perdeyi kaldırır, cennetliklere artık Rablerine bakmaktan daha hoş gelecek bir şey verilmiş olmaz” (Müslim, İman, 80; et-Tirmizî, Cennet, 16; Tefsir, Sure: 10). Hz. Peygamber daha sonra sözlerine devamla anılan âyeti (Yunus 10/26) okumuştur.
Hz. Musa’nın Allah’ı görmek istemesi de Allah’ın ahirette görüleceğinin delilidir. Çünkü o, Allah’ın bütün sıfatlarını biliyor. O’nu yaratıklara benzetmekten tenzih ediyordu. Bununla birlikte o, Allah’ın görülebileceği inancını dile getirmekten çekinmemiştir (bk. el-A’râf 7/143). Bu halde, Allah’ın görülmesini imkânsız saymak Hz. Musa’nın bazı ilâhî sıfatları bilmediğini İddia etmek anlamı taşır. Oysa vahiy alan bir peygamberin Allah’ın sıfatlarını bilmemesi düşünülemez.
5- Hz. Peygamber bir hadislerinde şöyle buyurmuştur; “Muhakkak ki siz şu ayı gördüğünüz gibi, Rabbınızı da göreceksiniz ve (o esnada izdihamdan ötürü) birbirinize zarar vermiş de olmayacaksınız” (Buhârî, Mevâkît, 16, 26; Tefsîr, sûre: 4; Tevhİd, 24; Müslim, İmân, 81; Zühd, 1; Ebû Dâvud, Sünnet, 19; et-Tirmizî, Cennet, 15-17).
6- Ehl-i sünnet bilginlerinin çoğunluğu bu konuda vücûd delili denilen bir delili de dikkate alarak Allah’ın görüleceğini söylerler. Bu delile göre, bir varlığın görülebilmesinin sebebi var olmasıdır. Allah Teâlâ var olduğuna göre, O’nun görülmesi de gerçekleşecektir. Ancak İmâm Mâtürîdî (ö. 333/944) bu konuda akla dayalı bir delil ileri sürülmeyip âyet ve hadisle yetinilmesi gerektiği, ahirette Allah’ı görmenin nasıllı-ğı konusunda da fikir yürütmenin doğru olmadığı kanaatmdadır.
Bid’at mezheplerinden olan Mutezile ve Cehmiye mezhepleri ise, Allah yaratıklara benzetilmiş olur düşüncesiyle, O’nun ahirette görüleceğini kabul etmezler. Onlar bu konuda “Gözler O’nu idrak edemez. Fakat O gözleri idrak eder” (el-En’âm 6/103) âyeti ile Hz. Musa’nın isteğine karşılık Allah Teâlâ’nın “Beni asla göremeyeceksin” (el-A’râf 7/143) cevabını delil gösterirler. Ehl-i sünnete göre ise, birinci âyet Allah’ın görülemeyeceğini değil, idrak edilemeyeceğini bildirmektedir. Yani âyet kullar ve diğer varlıkların hiç bir şekilde O’nu tam anlamıyla kavrayamayacağını ve kuşatamayacağını ifade etmektedir. İkinci âyette yer alan terânî (beni asla göremeyeceksin)” ibaresindeki “len” edatı ebedilik değil, tekid ifade eder. Hz. Musa’nın bu dünyada iken Allah’ı görmesinin mümkün olmadığını pekiştirmek için kullanılmıştır. Buna karşılık Hz. Musa’nın bu konudaki inancını ifade etmesi, Allah’ın ahirette görülebileceğini ortaya koymaktadır.
BENZER KONULAR:
- Rü’yetullah ne demek? Allah’ın görülmesi meselesi
- Allah’ın gözle görülmesi
- Ru’yetullah meselesi mutezile
- Hesap verirken Allah’ı görecek miyiz
- Ru’yet-i Hilal Ne Demek? Kısaca
- Tümünü görüntüle.
- Bir insan öldüğünde Allah’ı görür mü ?
- Cennette herkes Allah’ı görecek mi ?
- Hangi peygamber Allah’ı görmek istedi ?
- Cebrail Allah’ı gördü mü?
- Cinler Allah’ı görüyor mu?
- Tümünü görüntüle.
Answers ( 2 )
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
İslam inancına göre ahirette cennete girenler Allah’ı göreceklerdir.
Dünyada Allah’ın görmemenin nedeni insanın yapısının onu görmeye uygun olmadığından dolayıdır cennette Allah görülecektir buna ruyetullah denir
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
Rü’yetullah, kelime anlamı olarak “Allah’ı görmek” demektir. Kelâm ilminde, âhirette müminlerin Allah’ı görmelerini ifade eden bir terimdir.
Rü’yetullah, İslam’da önemli bir meseledir. Bu mesele, hem Kur’an’da hem de hadislerde yer almaktadır.
Kur’an’da Rü’yetullah
Kur’an-ı Kerim’de, âhirette müminlerin Allah’ı göreceklerine dair birçok ayet bulunmaktadır. Bu ayetlerden bazıları şunlardır:
“Onlar (müminler), Rablerini görmeyi umarlar ve ona kavuşmak için can atarlar.” (Bakara, 2/202)
“Rabbini görmeyi arzu edenler için güzel bir mükâfat vardır.” (Kıyamet, 75/22)
“O (Allah), onların (müminlerin) yüzlerini nurla aydınlatacaktır.” (Hadid, 57/12)
Hadislerde Rü’yetullah
Hadislerde de âhirette müminlerin Allah’ı göreceklerine dair birçok rivayet bulunmaktadır. Bu rivayetlerden bazıları şunlardır:
“Müminler, Rablerini cennette görmeyi umarlar. Allah’a yemin ederim ki, müminler, Rablerini cennette göreceklerdir.” (Müslim, İman, 372)
“Kıyamet günü, Allah’ı göreceksiniz. O’nu görmeden ölmeyeceksiniz.” (Tirmizî, Tefsiru Sureti Yasin, 1)
“Allah’ı görmeden cennete giremem.” (Buhari, İman, 371)
Rü’yetullah’ın Vücut Bulacağı Yöntem
Rü’yetullah’ın nasıl gerçekleşeceği konusunda farklı görüşler bulunmaktadır. Bu görüşlerden bazıları şunlardır:
Gözle görme: Bu görüşe göre, müminler âhirette Allah’ı gözleriyle göreceklerdir.
Kalple görme: Bu görüşe göre, müminler âhirette Allah’ı kalpleriyle göreceklerdir.
Her iki şekilde görme: Bu görüşe göre, müminler âhirette Allah’ı hem gözleriyle hem de kalpleriyle göreceklerdir.
Rü’yetullah’ın Şartları
Rü’yetullah’ın gerçekleşmesi için bazı şartlar olduğu kabul edilmektedir. Bu şartlardan bazıları şunlardır:
İman: Rü’yetullah’ın gerçekleşmesi için iman şarttır.
Ameller: Rü’yetullah’ın gerçekleşmesi için salih ameller yapmak şarttır.
Allah’ın izni: Rü’yetullah’ın gerçekleşmesi için Allah’ın izni şarttır.
Rü’yetullah’ın Mahiyeti
Rü’yetullah’ın mahiyeti, insan aklının kavrayamayacağı bir olgudur. Bu nedenle, Rü’yetullah’ın nasıl gerçekleşeceği ve nasıl bir şey olacağı konusunda kesin bir bilgi yoktur.
Ancak, Rü’yetullah’ın, müminler için çok büyük bir nimet ve mutluluk kaynağı olacağı kabul edilmektedir.