Saffat suresi hakkında bilgi

Bildir
Question

Please briefly explain why you feel this question should be reported.

Bildir
İptal

SAFFAT SURESİ

Kuranı kerimin 37. suresi olan Saffat suresi ile ilgili kısaca bilgiler

Saffat suresi hakkinda bilgi

Saffat suresi ismini ilk ayette geçen ve sıra sıra dizilen ile saf tutan anlamına gelen saffat kelimesinden almıştır. Saffat suresi Mekke şehrinde peygamber efendimize nazil edilmiştir. Saffat suresi 182 ayetten oluşmaktadır. Bu sure de meleklerden, cinlerden, kıyamet ve ahiret olaylarından söz edilmiş, Hz. Nuh, Hz. İbrahim, Hz. İsmail, Hz. İshak, Hz. Mûsâ, Hz. Harun, Hz. İlyas, Hz. Lut ve Hz. Yunus Peygamberlerin kıssaları konu edilmiştir.


Saffat suresi konusu ve içerdiği mesajlar

Sâffât Sûresi ile ilgili geniş bilgiler

Kur’ân-ı Kerîm’in 37. sûresi Adını, ilk âyetinde geçen ve “sıra sıra du­ranlar” anlamına gelen “sâffât” kelimesinden almıştır. Mekke’de inmiştir. 182 âyet­tir. Âyet sonlarına ahenk veren fasılaları elif, be, dâl, kaf, mim ve nun harfleridir.

Bu sûrede, Yüce Allah’ın varlığının, birli­ğinin ve kudretinin işaretleri, inkarcıların ahiretteki acıklı durumları, müminlerin kavuştukları sayısız nimetler, geçmiş top­lumlara gönderilen bazı peygamberlerin kıssaları, inkarcı müşriklerin bâtıl inançları anlatılmakta ve Allah taraftarlarının daima üstün gelecekleri müjdelenmektedir.

Sûrede bahsedilen konular ve bazı so­nuçlar özetle şunlardır:

* Göklerin, yerin ve bunlar arasında bu-iunanların Rabbi bir tek İlahtır {1-5).

* Yüce Allah, gökyüzünü yıldızlarla süs­lemiş ve koruma altına almıştır (6-10).

* Allah, insanı yapışkan bir çamurdan ya­ratmıştır. İnsanları ve bütün kâinatı yaratan Allah, elbette ölüleri de diriltecektir. inkar­cılar ise işi alaya almakta ve Öğüt dinle­memektedir. Fakat onlar âhirette gerçeği anlayacaklar, dövünmeye ve feryada baş­layacaklardır. Kendileri, liderleri ve taptık­ları şeyler cehenneme doldurulacak, hiçbir yardım göremeyeceklerdir. Birbirlerini suçlayacaklar ve sonunda azabı hak ettikle­rini itiraf edeceklerdir. Bir Allah’a ve Hz. Peygamber’e inanmayı reddeden bu inkar­cılar, yaptıklarının karşılığı olarak acı bir azaba çarptırılacaklardır. Orada kendileri­ne acı zakkum ağacı yedirilecek ve kaynar sular içihlecektirUı-39,62-70).

* Buna karşılık Allah’ın iyi kullan, cennet­lerle ödüllendirilecek ve orada kendilerine erı güzel nimetler ikram edilecektir. İşte bu güzel sonuç için çalışmalıdır (40-61).

İnsan, kendisine iyi arkadaş seçmeli, haktan saptıracak, doğru yoldan uzaklaştıracak kimselerle asla dostluk etmemelidir (51-57)

* En büyük kurtuluş, âhiret kurtuluşudur; bunu elde etmek için de dünyada iken bu uğurda çok çalışmak gerekir (58-61).

* Allah Teâlâ, Hz. Peygamberden Önce de elçiler göndermiştir; fakat insanların çoğu yine de sapmış ve bu yüzden helak edilmişlerdir. İnsanları hak yola çağıranlar arasında Hz. Nûh, Hz. İbrahim (ile oğullan Hz. İsmail ve Hz. İshak), Hz. Mûsâ ve Hz. Harun, Hz. İlyas, Hz. Lût ve Hz. Yûnus da vardır. Bu seçkin kişiler, ahiretteki mükâfatlarının yanında, dünyada da hayır ile anılmaktadır. Allah Teâlâ, elçilerine ve onlara tabi olanlara daima yardım etmiş; İnkarcılara ise hak ettikleri cezaları vermiş­tir (71-148).

* Yüce Allah, her millete uyarıcı gön­dermiş; fakat onların çoğu sapmış ve bu yüzden -salih kullan hariç- hepsi helak edilmiştir. Hz. Nuh’un İnkârda direnen toplumu da aynı akıbete uğramıştır. Yüce Allah, Hz. Nuh’u ve inanları tufandan ko­rumuş ve onun soyunu kalıcı kılmıştır (71-82).

* Hz. İbrahim, putlara tapmanın anlam­sızlığını ve onların acizliğini ispat ederek, toplumuna gerçeği göstermiştir. Onlar ise onu ateşe atıp yakmak istemişler, ama Allah Teâlâ onu kurtarmış ve inkarcılar emellerine muvaffak olamamışlardır. (Yüce Allah, Kendi yolunda mücadele edenlere işte böyle yardım eder) (83-98).

* Hz. İbrahim, Allah’a verdiği sözü tuta­rak Allah için, çok sevdiği oğlunu (İsmail’i) kurban etmek İstemiş, o da Allah ve Elçisi­nin buyruklarına teslim olup kurban olmayı kabul etmiş ve böylece her ikisi de çok büyük fedakârlık ve güçlü iman Örnekleri vermişlerdir. Yüce Allah onların bu samimi tutumlarına lütfuyla karşılık vererek, kur­banlık bir koç göndermiş ve kendilerinden razı olmuştur. Ayrıca Hz, İbrahim’e başka bir oğul olarak Hz. İshak’ı vermiştir (99-113).

* Allah Teâlâ, Hz. Mûsâ ve Hz. Harun’a nimetler ihsan etmiş; onları ve kavimlerini sıkıntılardan kurtarıp, Tevrat’ı göndermiş­tir. Her ikisine de iyi bir nam bırakmıştır (114-123).

* Hz. İlyas da milletini tek Allah İnancına çağırmıştı. Onlar ise peygamberlerini ya­lanladılar. Bu yüzden ihlâslı kullar hariç hepsi azabı hak ettiler {124-132).

* Hz. Lût da bir peygamber olarak top­lumunu uyardı. Fakat onlar inkârda diren­dikleri için, müminler hariç hepsi yok edildi, işte bu toplumların akıbetlerinden ders almak gerekir (133-138).

* Hz. Yûnus de Allah elçilerindendir. O da birçok sıkıntıya katlanmıştır. Sonunda kavmi iman etmiş, bu sebeple azaptan kurtulmuşlardır (139-148).

* Müşriklerin, meleklerin Allah’ın kızları olduklarına dair iddiaları büyük bir yalan ve iftiradır. Melekler, Allah’ın buyruğunda, her birinin belli makamı olan varlıklardır (149-166).

* Müşrikler, Hz. Peygamber gelmeden Önce bir peygamber ve ilâhî bir kitap iste­dikleri halde, o gelince sözlerinde durma­mışlar ve inkâra kalkışmışlardır fakat bu­nun cezasını göreceklerdir (167-170).

* Yüce Allah, elçilerini mutlaka başarıya ulaştırmıştır. Galip gelenler hep Allah taraf­tarları olmuştur (171-182).

Answer ( 1 )

    0
    2022-05-17T06:49:39+03:00

    Please briefly explain why you feel this answer should be reported.

    Bildir
    İptal

    Saffat suresi ismini ilk ayette geçen ve sıra sıra dizilen ile saf tutan anlamına gelen saffat kelimesinden almıştır. Saffat suresi Mekke şehrinde Rasulullah (sav)’e nazil edilmiştir.

    Kur’ân-ı Kerîm’in 37. sûresi Adını, ilk âyetinde geçen ve “sıra sıra du­ranlar” anlamına gelen “sâffât” kelimesinden almıştır. Mekke’de inmiştir. 182 âyet­tir. Âyet sonlarına ahenk veren fasılaları elif, be, dâl, kaf, mim ve nun harfleridir.

Cevapla