Şafi mezhebine göre vasiyet

Question

S. 1. Şeriatte vasiyet nedir?

C. 1. Şeriatta vasiyet, ölümden sonrasına bırakılmış bir teberru/tasarruf hakkıdır.

S. 2. Vasiyetin rükünleri nelerdir?

C. 2. Vasiyetin rükünleri dörttür: Sıyga, vasiyet eden, kendisine Vasiyet edilen ve vasiyeti edilen şey-çocuktur.

S. 3. Vasiyet edenin şartları nelerdir?

C. 3. Bu kişi için iki şart aranır: Mükellef (akil, ergen, müslüman) ve hür olması gerekir.

S. 4. Vasinin (kendisine vesayet verilen kişi) şartları nelerdir?

C. 4. Kendisine vesayet verilende dört şart aranır: Mükellef, hür, adalet li ve vesayeti verilen çocuğun işlerini yürütebilecek güç ve tecrübeye sahip
olması gerekir.

S. 5. Vasinin şartları ne zaman gerçekleşmesi zorunludur?

C. 5. Vasiyet eden kişi öldüğü zaman yukarıda zikredilen şartların vasi de tahakkuku şarttır. Vasiyet yapıldığında vasi ergen değilse ve vasiyet eden öldüğü zaman buluğa ererse vasiliği sahihtir.

S. 6. Vasinin vesayeti kabul etmesi şart mıdır?

C. 6. Vesayeti kabul etmesi şart değildir, vasiyet eden öldükten sonra kabulü – geç de olsa – itibara alınır ve her ikisi de istediği zaman vasiyeti feshedebilir.

S. 7. Vasiyette siganın şartları nelerdir?

C. 7. Vasiyet sıygasının bazı şartları vardır, bunları kısaca zikredelim:
1- Vasiyet açık veya kinayeli bir lafızla olmalıdır:
Açık lafız: Örneğin der ki: Ona bin lira vasiyet ettim veya ölümümden sonra ona bin lira verdim ya da ben öldükten sonra bu onundur. Sarih-açık lafızla vasiyet akdolur ve sadece lafız yeterli olur. Dolayısıyla niyeti başka olduğu iddiasına bakılmaz. Dilsizden anlaşılır işaret de açık lafız olarak kabul edilir.
Kinaye: Lafızla birlikte niyet de gerekir, çünkü lafız başka mana da ih timal edebilir. Dolayısıyla lafızdan maksadın ne olduğu niyetle belirlemek gerekir. Bu kitabım Ali’nindir sözü kinaye lafızlardandır. Konuşan kişinin yazısı niyetle kinayedir ve satış gibi vasiyet için de geçerlidir.
2- Kendisine vasiyet edilen belli bir kişiyse – vasiyeti kabul etmesi gerekir. Eğer vasiyet, fakirler veya âlimler gibi genel bir cihet için yapılırsa, zor olduğundan dolayı kabul şart değildir ve vasiyet edenin ölümüyle verilmesi gerekir.
3- Kendisine vasiyet edilenin kabul veya reddi, vasiyet edenin
ölümünden sonra olmalıdır. Ölümden önceki sözüne itibar edil mez. Çünkü vasiyet edenin ölümünden önce bir hakkı yoktur ve satıştan önce şufa hakkının düşürülmesine benzer. Buna bi naen, vasi – vasiyet edenin hayatında kabul etmişse – ölümden sonra vasiyeti reddedebilir. Aynı şekilde – hayatında ret etmişse – ölümünden sonra kabul de edebilir. Çünkü kabul ve ret ancak vasiyet edenin ölümünden sonra itibar görür. Buna göre vasi, vasiyet edenden önce ölürse vasiyet iptal olur. Ancak vasiyeti kabul etmişse sahih olur ve onun yerine varisleri geçer, kabul veya ret ederler. Çünkü varisleri neslidir ve böyle bir durumda yerini alırlar.

S. 8. Vasi ve vesayete taalluk eden hükümler nelerdir?

C. 8. Bu bağlamdaki hükümler kısaca şöyledir:
1- Vasi başkasını vekil tutamaz, çünkü vesayet eden onu seçmiştir, baş kasının tasarrufuna razı olmaz. Bu durum, vesayetin mutlak bırakıldığı veya vekil tutulmasına müsaade edilmediği takdirde geçerlidir, eğer ve kil tutulmasına izin verilirse engel olunmaz.
2- Vesayette vakit belirleme ve bir şeye bağlama caizdir. Örneğin Oğlum buluğa erene veya kardeşim gelene kadar falancayı vasi tuttum derse caizdir. Aynı şekilde, öldüğüm zaman sana vesayet verdim derse yine caizdir. Çünkü vesayette de, vasiyet gibi bilinmezlik ihtimali vardır.
3- İki kişiye vesayet verip birisine yalnız tasarruf hakkı vermeyip birleşmelerini şart koşarsa veya mutlak bırakırsa, birisi yalnız tasarrufta bulunamaz. Birinci durumda şarta bağlılık ikinci durumda da ihtiyat gereği birlikte tasarruf etmeliler. Ancak vesayet veren kişi her birisinin yalnız tasarruf hakkına sahip olduğunu belirtirse, her biri yalnız başına tasarrufta bulunabilir. Çünkü izin verilmiştir.
4- Vasiyet akdi her iki taraf için de caiz bir akittir. Vasi – vekil gibi – iste diği zaman kendini azledebilir. Çünkü vesayet verenin yerine geçmiştir, ancak vasiyeti yerine getirmesi zorunlu olmazsa, galip zannınca zalim bir kadı v.b musallat olup vesayet edilenin malı telef olmayacağını bi lirse azil sahih olur. Eğer böyle bir durumun oluşacağını zannederse kendini azletmesi veya azli uygulaması caiz olmaz. Çünkü yetimlerin maslahatına riayet etmesi ve onları, mallarını koruması gerekir.
5- Çocukların vesayetinde – baba, dede gibi – veli şartı vardır. Dede varken babanın vasi olarak başkasını tayin etmesi caiz değildir. Çünkü şeriatte dedenin velayeti sabittir, dolayısıyla – evlendirme veliliği gibi – velaye tini başkasına nakledemez.
6- Çocuk ergenlik çağına gelip infak konusunda vasiyle nizada bulunur ve israf ettiğini iddia ederse, yeminiyle vasi tasdik edilir, çünkü güveniliridir. Eğer ergenlikten sonra malını verdiğine dair münazarada bulunursa çocuk tasdik edilir.

S. 9. Vasiyet edilen malın şartları nelerdir?

C. 9. Yapılan vasiyetin şartları: Maruf (kabul edilir sınırda – örfe uy gun) ve temiz olmalıdır, faydalı olması gerekir, örneğin içki olmaz. Vasiyet eden öldüğünde malın üçte birinden fazla olmamalıdır, ancak varisler onaylarsa verilebilir.

S. 10. Vasiyetin mirasın üçte birinden ödenmesi ne zaman mendup olur?

C. 10. Varisler zenginse, malın üçte biri vasiyete harcanması mendup tur, ancak fakir iseler, aksine harcanmaması mendup olur.

S. 11. Ne zaman üçte birin üstündeki vasiyet iptal olur?

C. 11. Varis yoksa (çünkü tüm Müslümanların hakkıdır) veya Varisleri fazlalığı onaylamazsa üçte birden fazlası iptal olur.

S. 12. Varislerin üçte birden fazlasını onaylaması ne zaman sahih olur?

C 12: Vasiyet eden öldükten sonra sahih olur.

S. 13. Vasiyet eden ne zaman üçte birden fazla vasiyet edemez?

C. 13. Ölüm döşeğinde veya savaş esnasında ya da doğum hali gibi ölüm şüphesi olma durumlarda üçte birden fazla vasiyet etmesi caiz değildir.

S. 14. Belirleme ve aksi açısından, kendisine vasiyet edilen kaç kısımdır?

C. 14. Bu açıdan iki kısımları vardır:
1- Musa lehu (kendisine vasiyet edilen kişi) belli biriyse, kabul ettiği takdirde vasiyet sabit olur, etmezse iptal olur.
2- Fakirler gibi belli olmayan bir yönse, vasiyet edenin ölümü ile birlikte – kabul şart olmaksızın – vasiyet mülklerine geçer.Çünkü hepsinin görüşünü almak mümkün değildir.

S. 15. Vasiyet edilen şeyin ölçü tartı gibi şeylerle belli olması, vasiyet edildiğinde mevcut olması şart mı ve bir şarta bağlanabilir mi?

C-15: Miktarı belli olması gerekmez, meçhul da olabilir. Vasiyet edil diği zaman mevcut olması şart değil, örneğin çıkacak meyveler gibi sonra olacak şeyler de olabilir. Vasiyet bir şarta bağlanabilir, örneğin denilebilir
ki; eğer Ali falancanin evine girerse ona şunu vasiyet ederim.

S. 16. Kendisine vasiyet edilen kişinin şartları nelerdir?

C. 16. Onun şartı, büyük veya küçük mülk sahibi olma imkanı olma sıdır. Vasiyet yapıldığı zaman mevcut cenin (anne karnındaki çocuk), köle, kâfir tüm bunlara vasiyet edilebilir.

S. 17. Vasiyet eden kişi vasiyeti iptal edebilir mi?

C. 17. Evet, iptal edebilir ve bazı şekilleri şöyledir: Örneğin satarsa veya hibe verirse ya da köle ise kitabet akdi yaparsa yahut rehine verirse ya da ismini değiştirirse, mesela buğdayı öğütürse vasiyet iptal olur.

S. 18. Kendisine vasiyet edilen, vasiyet edenden önce ölürse vasiyet iptal olur mu?

C. 18. Evet iptal olur.

S. 19. Vasiyet edenden sonra ölürse ne olur?

C. 19. Vasiyet iptal olmaz, varislerine geçer, kabul ederlerse sahih olur, etmezlerse iptal olur.

Kolay Şafi fıkhı
itisam yayınları

Cevapla