Tesettür örtünmek, gizlenmek, bir şeyin içinde veya arkasında gizlenmek. “STR” kökünden “tefe’ul” vezninde bir mastar. Bir fıkıh terimi olarak erkek veya kadının şer’an örtülmesi gereken yerlerini örtmesi demektir. Bir kimsenin örtmesi gereken ve başkasının bakması haram olan yerlerine “avret yeri” denir. Başka erkek veya kadının başkasının yanında avret yerlerini örtmesi gerektiğinde görüş birliği vardır. Sağlam olan görüşe göre, bir kimse tek başına olduğu zaman da örtünmelidir. Buna göre, bir kimse temiz elbisesi bulunduğu halde kimsenin olmadığı bir yerde, karanlık bir odada bile olsa çıplak olarak namaz kılarsa bu caiz olmaz. Örtünmenin amacı başkasının bakışlarından korunmak ve ırzı meşru olmayan cinsel isteklerden sakınmaktır. Eşiniz sizlere para vermiyor diye vücudunuzu teşhir ederek para kazanmaya çalışmanız dinen haram ve günahtır. Bir an önce bu günahtan dolayı tövbe edip Allah’tan af ve mağfiret dileyiniz.

Cevap:

Dini konularda kendi kafamıza göre bu haramdır bu haram değildir diyemeyiz.

Sanal seks ile ilgili olarak işin bir istimna, bir de harama bakma ile alakalı kısmı var gibi görünüyor.

Zina mutlak haram olduğu hâlde, istimna ile ilgili farklı açıklamalar bulunmaktadır. Mesela İslam Ansiklopedisi’nde Ahmet b. Hanbel’in istimnayı caiz gördüğü, İbn Hazm’a göre kişinin kendi cinsî organına dokunmasının mübah olduğu ve tatmin niyetinin eklenmesinin harama yol açmayacağını ifade ettiği belirtiliyor.

Harama bakma kısmıyla ile ilgili olarak ise şöyle bilgiler bulunabiliyor:
Sorularla İslamiyet sitesinde şöyle bir alıntı geçmektedir:
”Resim haline getirilmiş avret yerlere bakmanın mahzuru hususunda bir şey bulamadım; araştırıla…” [Reddü ‘I-Muhtâr, VI, 373]

18. yüzyılda doğmuş Hanefi fakihlerinden İbn Abidin’den yapılan bu alıntıyı İslam İlimleri adlı sitede şu şekilde bulabiliyoruz:
“Dikkat edilsin; acaba şehvetle nakşedilen bir resme, bir surete bakmak harâm mıdır? İşte burada tereddüt yeridir. Yani bu tereddüdler olan bir meseledir. Bunun hükmünü görmedim.Tetkik edilsin.” (İbn Abidin, Reddü ‘l Muhtar, Bakma ve Dokunma Faslı)

Sorularla İslamiyet sitesinde görülmeyen şehvetle ifadesi bu kaynakta geçiyor, ayrıca mahzur yerine haram kelimesi bulunuyor.

Televizyondaki görüntülere bakmanın caiz olup olmadığı sorusuna cevap verenlerden bazılarının aşağıdaki açıklamaya yer verdikleri görülmektedir:
Gazete ve dergilerdeki müstehcen resimler ile televizyondaki açık görüntüler gerçek değil resim ve hayal olduğu için, onlara bakmak hakiki kadının vücuduna bakmak gibi haram sayılmaz. Ancak şehvet ile bakan bir kimse için haram olur. İbn Hacer Heytemî ile Şirvanî şöyle diyorlar: Aynada veya suda görünen kadın görüntüsüne bakmak haram değildir. Ancak fitneye vesile olduğu takdirde haram olur. (Tuhfetü’l-Muhtâç ve Şirvâni, c. 7, s. 192; Halil Gönenç, günümüz meselelerine fetvalar – 2, s: 167)

İbn Hacer el-Heytemî’nin ve Şirvanî’nin görüşü olduğu belirtilen “fitneye vesile olduğu takdirde haram olur” ifadesinden Halil Gönenç tarafından “şehvet ile bakan kimse için haram olur” şeklinde bir yorum çıkarılmış gibi görünmektedir. Ancak:
1) Şirbinî’nin Muğni’l-Muhtac’da “Cinsel ilişkide bulunma veya bunun öncesindeki işlere davetiye çıkaracak şekilde bir fitne korkusu bulunduğunda, kadının yüzüne ve ellerine bakmak da haramdır. (…) Kişi, bir kadının ellerine ve yüzüne şehvetle yani yalnızca lezzet almak amacıyla bakarsa, fitneden emin olsa bile bu bakış haram olur. “ dediği görülmektedir.

2) İbn Abidin’in Reddü’l-Muhtarda “İllet ise Allahu a’lem fitne korkusu olmalıdır. Çünkü şehvetle kadının dış elbisesine veya sırtındaki elbiselere bakıp onun bedeninin uzunluğunu, benzerini düşünmek, kişiyi onunla konuşmaya çeker, o da kişiyi başka bir harekete götürür. Muhtemeldir ki buradaki neden, zaruret olmaksızın helâl olmayan bir şeyden lezzet almak olsun.” dediği görülmektedir.

Bu ifadelerden ise fitnenin şehvetten farklı olduğu ve zinaya yönelik fiziki hareketlere yönelme ile ilgili olduğu neticesi çıkıyor gibi gözükmektedir. Bu hususta Abdullah Kahraman, Klasik Fıkıh Literatüründe Kadının Cemaatle İbadeti Konusundaki Yaklaşımlarda Fitne Söyleminin Rolü -Eleştirel bir Bakış adlı makalesinde şöyle demiş:

“Nitekim yabancı kadına bakma yasağını gerekçelendiren fukahâ şu ifadelere yer vermiştir: Fitne endişesi bulunduğu zaman nikâhı helâl olan kadının yüz ve ayak topuklarına bakmak da haramdır. Zira böyle bir fitne endişesi cinsel ilişki ya da onun ön hazırlığı sayılan birtakım davranışlar için kadın ve erkeğin baş başa kalması gibi bir sonuca götürür.”

Şâfiî fakihlerinden Kalyûbî’nin ve Büceyremî’nin sudaki ve aynadaki görüntüye şehvetle bile bakmanın haram olmadığını söyledikleri belirtilir.

Bu açıklamalara göre monitördeki veya ekrandaki bir kadın görüntüsüne şehvetle bakmanın fitne tehlikesi yoksa haram olmaması ihtimali söz konusu olabilir gibi görünmektedir. Fitne tehlikesi ise tarafların birbirlerinin adını, adresini bilmemesi ve yüzlerini görmemeleri yani gerçek anlamda zina etmeye yönelik olarak iletişime geçmemeleri ve yolda birbirlerini görseler tanıyamayacak durumda olmaları hâlinde söz konusu olmayabilir.

Ancak İbn Hacer el-Heytemî, Kalyûbî gibi fakihlerin açıklamalarını hangi kapsamda yaptıkları da önemlidir. Orjinal Arapça kaynaklar tetkik edilmeden satır aralarından çekilmiş ifadelerle yanlış neticelere varmak da mümkündür.

Benzer Konular:

• Zina ettik evlenmeli miyiz
• Göz Zinasının Helal olduğu durumlar
• Zina ettiğini gizlemek kul hakkı mıdır
• Erkek kadın Zinası arasında dini açıdan fark var mıdır
• Zina tövbesi
• Tümünü görüntüle.