Paylaş
Şükür Nimetleri Arttırır
BildirQuestion
Please briefly explain why you feel this question should be reported.
Şükür Nimetleri Arttırır
Rabbimiz okuduğum ayeti kelimede bize şöyle bir çağrıda bulunuyor :’’Beni anınki, ben de sizi anayım. Bana şükredin, nankörlük etmeyin.’’ (1)
Âlemlerin rabbi, bizi şerefli ve mükemmel bir varlık olarak yarattı. Varlık âleminin sayısız nimetlerini önümüze serdi. Bizi, bütün bu nimetlerden yararlanabilecek duyu ve kabiliyetlerle donattı. Sonra da hangimiz daha güzel işler yapacak diye bizi sınamak için dünyaya gönderdi. Bizler, bu dünyada birer misafir olarak bulunuyoruz. Gözümüzü çevirdiğimiz her yerde Allahın nimetlerini görüyoruz. Her lokmada onun ikramlarını tadıyor, her nefeste onun bize bağışladığı hayatı soluyoruz. Bu gerçeği, âlemlerin Rabbi, yüce Kitabımız Kur’an da bize şöyle haber veriyor : ‘’Görmedin mi ;göklerde ve yerde ne varsa hepsini , Allah sizin hizmetinize verdi. Açık ve gizli nimetlerini üzerinize yağdırdı.’’ (2)
Şükür; nimet, lütuf ve iyiliklerinden dolayı Rabbimize minnet ve şükran duygularımızı ifade etmektir. Şüphesiz her nimetin bir şükrü ve beraberinde getirdiği sorumluluklar vardır. Şunu iyi bilelim ki, şükretmek sadece dille, ‘Ya Rabbi şükür ‘ demek değildir. Şükür her nimeti, Allahın razı olacağı şekilde değerlendirmektir. Aldığımız her nefesin, hayatımızın, gençliğimizin, zenginliğimizin, ilmimizin ve yediğimiz tüm gıdaların, kendine has bir şükrü vardır. Söz gelimi, zekât ve sadaka vermek hayır ve hasenat yapmak, kazandığımız helal servetin şükrüdür. Bildiğimiz hakikatleri öncelikle kendi hayatımızda tatbik etmek ve başkalarına da öğretmek, ilmin şükrüdür. Sahip olduğumuz gençlik enerjisini hak, hakikat ve insanlığa hizmet uğrunda harcamak gençliğimizin şükrüdür.
Şükür, nimetlerin artmasına; isyan ve nankörlük ise , bu nimetlerin yok olmasına sebep olur. Bu itibarla nimetlerin artışı veya yok oluşu bir anlamda bizlerin tutum ve davranışlarımıza bağlıdır. Nitekim Yüce Mevlâ’mız Kur’an-ı Kerimde “Andolsun şükrederseniz elbette size nimetimi artırırım. Eğer nankörlük ederseniz hiç şüphesiz azabım çok şiddetlidir.’’ (3) buyurmak suretiyle bu hususu dile getirmektedir.
1-Bakara 152
2-Lokman 20
3-İbrahim 7
4-Ebu Davut, Vitir 26
Benzer Konular:
Answer ( 1 )
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
İslam’da şükür (şükr) çok vurgulanır ve erdemli bir özellik olarak kabul edilir. Müslümanlar, Allah’ın nimetlerine şükretmeye ve hayatlarının çeşitli yönlerinde şükretmeye teşvik edilirler. İslam’da şükran kavramı ve nimetlerle ilişkisine ilişkin bazı önemli noktalar şunlardır:
Bir İbadet Olarak Şükretmek: İslam’da şükretmek bir ibadet olarak kabul edilir. Müslümanlar, Allah’ın kendilerine verdiği nimetleri tanımaya ve takdir etmeye teşvik edilir. Minnettarlığı ifade etmek, Allah’ın cömertliğini kabul etmenin ve kişinin O’nunla olan ilişkisini güçlendirmenin bir yolu olarak görülür.
Nimetleri Tanıma: İslam, hayatın her yönünün, hem açık hem de gizli, Allah’tan gelen nimetlerle dolu olduğunu öğretir. Müslümanlar sağlık, rızık, aile ve doğal dünya gibi bu nimetler üzerinde düşünmeye ve bunlar için şükretmeye teşvik edilir.
Sözlü ve Fiziksel Minnettarlık İfadesi: Müslümanlar Allah’a şükranlarını söz ve davranışlarla ifade etmeye teşvik edilir. Buna şükran duaları (Elhamdülillah, “Allah’a hamdolsun” demek gibi), hayır işleri yapmak ve nimetleri Allah’ın razı olacağı şekillerde kullanmak dahildir.
Şükran Yoluyla Artan Nimetler: İslam, kişinin sahip olduğu nimetler için şükretmenin bu nimetlerde artışa yol açabileceğini öğretir. Kur’an, “Ve [hatırlayın], Rabbiniz, ‘Eğer şükrederseniz, [nimetinizi] mutlaka artırırım” (Kur’an 14:7) diye ilan etmişti. Minnettarlığın Allah’tan daha fazla nimet çektiğine ve pozitif bir bolluk döngüsü yarattığına inanılır.
Nankörlükten Korunmak: İslam, nankörlüğün olumsuz sonuçlarına karşı uyarır. Nimetleri tanımamak ve takdir etmemek, Allah’a karşı bir kibir ve nankörlük biçimi olarak görülür. Müslümanlar buna karşı korunmaya ve bir şükran zihniyeti geliştirmeye teşvik edilir.
Memnuniyet ve Memnuniyet: Şükretmek, Allah’ın verdiği nimetlerden hoşnutluk ve memnuniyetle yakından bağlantılıdır. Müslümanlar, sürekli daha fazlasını aramak yerine, nimetlerle yetinmeye ve kendilerini başkalarıyla karşılaştırmaktan kaçınmaya teşvik edilir. Minnettarlık, bir memnuniyet duygusu ve iç huzuru geliştirmeye yardımcı olur.
Sıkıntıda Şükretmek: İslam şükrün sadece kolaylık ve bolluk zamanlarında değil, aynı zamanda zorluk ve sıkıntı zamanlarında da ifade edilmesi gerektiğini öğretir. Müslümanlar, Allah’a şükretmeye ve büyüme ve ruhsal gelişim için fırsatlar sağladıklarından, zorlukların ve zorlukların bile kılık değiştirmiş nimetler olabileceğini kabul etmeye teşvik edilir.
Olumlu Bir Zihniyet: Minnettarlık, olumlu bir zihniyet ve hayata bakış açısı geliştirmeye yardımcı olur. Odağı eksik olandan var olana kaydırarak iyimserlik ve takdir duygusunu besler. Bu olumlu zihniyet, kişinin refahı ve hayata genel bakış açısı üzerinde derin bir etkiye sahip olabilir.
Özetle, şükretmek İslam’da çok değerlidir ve Allah’ın nimetini artırmanın bir aracı olarak kabul edilir. Müslümanlar, hayatlarındaki hem büyük hem de küçük nimetleri tanımaya, takdir etmeye ve şükran duymaya teşvik edilir. Müslümanlar, şükran duygusunu geliştirerek Allah’la ilişkilerini güçlendirmeyi, kendilerine verilen nimetlerle yetinmeyi ve Allah’ın nimetlerini bilmenin ve takdir etmenin verdiği bereketi yaşamayı amaçlarlar.