Paylaş
Tebbet suresi ile ilgili kısa bilgiler
BildirQuestion
Please briefly explain why you feel this question should be reported.
TEBBET – MESED SÜRESİ İLE İLGİLİ KISACA BİLGİ
Mekke’de inmiştir, 5 âyettir.
Mesed sûresi Mekke’de inmiştir. Buna “Leheb” ve “Tebbet” sûresi de denir. Bu sûre, Allah ve Rasûlünün düşmanı Ebû Leheb’in helakinden bahseder. Ebû Leheb Hz. Peygamber'(s.a.v.)e aşın düşmanlık yapar; onun davetini sabote etmek ve insanların ona iman etmelerine engel olmak için işini gücünü bırakır, onun peşine düşerdi. Sûre onu, âhirette gireceği ve kızaracağı tutuşturulmuş bir ateşle tehdit eder. Eşinin de onunla beraber ateşe gireceğini anlatır ve onun şiddetli Özel bir ateşle cezalandırılacağını bildirir. Bu azap, daha şiddetli ve herkesin ibret alacağı şekilde cezalandırmak için, onun boynuna dolanan bir iptir ki, onunla cehenneme doğru çekilecektir.
Tebbet Mesed Suresi hakkında diğer koularımız:
Answer ( 1 )
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
Tebbet suresi konusu ve mesajları
Kur’ân-ı Kerîm’in 111. sûresi
Adını ilk âyetinde geçen ve “helak oldu, helake götüren hüsrana düştü, yuh olsun” mânâlarına gelen kelimeden alır. Buna “Leheb”, “Ebû Leheb” ve “Mesed” sûresi de denir. Mekke’de nazil olmuştur. 5 âyettir. Âyet sonlarına ahenk veren fasılaları be vedâl harfleridir.
Kaynaklarda nakledildiğine göre, “(Önce) yakın akrabanı uyar” (eş-Şu’arâ 26/214) âyeti nazil olunca, Hz. Peygamber (s.a.), Safâ’ya çıkıp, insanlara toplanmaları İçin seslendi. “Bu da kim?”, deyip toplandılar. Onlara: “Ne dersiniz, ben size şu dağın arkasından birtakım atlılar çıkacak, diye haber versem bana inanır mısınız?” diye sordu. “Şimdiye kadar senin yalan söylediğini görmedik (inanırız)” dediler. “Öyleyse ben sizi, şiddetli bir azap ile uyarıyorum”, buyurdu. Bunun üzerine Ebû Leheb: “Yuh sana, bizi bunun için mi topladın?”, deyip kalktı gitti. Bunun üzerine bu sûre nazil oldu (Buhârî, Tefsîru’l-Kur’ân, Sûretü Tebbet; et-Tirmizî, Tefsîru’l-Kur’ân, 90). İslâm’ın azılı düşmanlarından olan bu adam, güzelliği sebebiyle ateş gibi parladığı veya çabuk kızan ve kızarıveren bir kimse olduğu için babası tarafından “alev babası” anlamına Ebû Leheb denilmiş. Daha sonraları ise bu İsim “cehennemin babası” manasına darbı mesel olmuştur. Karısı da kocası gibi bir İslâm düşmanı idi. Kocasını bu uğurda tahrik ve teşvik eder; diken toplayıp, Peygamberimizin geçeceği yollara atardı. Bu yüzden bu kadına da “Odun hamalı” denilmiştir. Sûrede âyet sonlarındaki bâ harflerinin
sesi, toplanıp demetlenmesi sırasında birbirine “tab tab” diye değen odun seslerini hissettirmektedir.
Sûrede bahsedilen konular ve bazı sonuçlar özetle şunlardır:
* Hiçbir güç, Allah’ın takdirini değiştiremez; bâtıl, hakka üstün gelemez (âyet: 1-5).
* Hz. Peygambere açıkça düşmanlık edip ona eziyet edenler, erkek veya kadın kim olursa olsun, azabı hak ettikleri gibi, arkalarında kötü bir isim bırakırlar (1-5).
* İyi yolda kullanılmayan mal, mülk, makam, şeref, asalet gibi maddî ve manevî hiçbir güç, sahibini kötü sonuçtan kurtaramaz (1-5).