Paylaş
Üzüntü ve keder duası arapça türkçe
BildirQuestion
Please briefly explain why you feel this question should be reported.
ÜZÜNTÜ VE KEDER ANINDA YAPILAN DUA
En etkili sıkıntıdan kurtulma duası
(( اَللَّهُمَّ إِنِّي عَبْدُكَ، ابْنُ عَبْدِكَ، ابْنُ أَمَتِكَ، نَاصِيَتيِ بِيَدِكَ، مَاضٍ فيَّ حُكْمُكَ، عَدْلٌ فِيَّ قَضَاؤُكَ، أَسْأَلُكَ بِكُلِّ اسْمٍ هُوَ لَكَ، سَمَّيْتَ بِهِ نَفْسَكَ، أَوْ أَنْزَلْتَهُ فيِ كِتَابِكَ، أَوْ عَلَّمْتَهُ أَحَداً مِنْ خَلْقِكَ، أَوْ إِسْتَأْثَرْتَ بِهِ فيِ عِلْمِ الْغَيْبِ عِنْدَكَ،أَنْ تَجْعَلَ الْقُرْآنَ رَبِيعَ قَلْبيِ، وَنُورَصَدْرِي، وَجَلاَءَ حُزْنيِ،وَذَهَابَ هَمِّي ))
1) “Allahım!Ben senin kulunum.Erkek ve kadın kullarının çocuğuyum.Alnım (kontrolüm) senin elindedir.Benim hakkımda senin hükmün geçerlidir.Senin, benim hakkımdaki takdirin adâlettir.Kendini isimlendirdiğin, Kitabında indirdiğin, kullarından birisine öğrettiğin veya katındaki gayb ilminde kendine has kıldığın sana âit her isimle: Kur’an’ı, kalbimin baharı, göğsümün nûru, hüznümün ortadan kalkması ve kederimin gitmesi (için vesile) kıl(manı isterim).”[1]
(( اَللَّهُمَّ إِنيِّ أَعُوذُ بِكَ مِنَ الْهَمِّ وَالْحَزَنِ، وَالْعَجْزِ وَالْكَسَـلِ، وَالْبُخْلِ وَالْجُبْنِ، وَضَلَعِ الدَّيْنِ وَغَلَبَةِ الرِّجاَلِ ))
2) “Allahım! Keder ve hüzünden, acizlik ve tembel-likten, cimrilik ve korkaklıktan, borcun belimi bükmesinden ve insanların bana galip gelmesinden sana sığınırım.”[2]
[1] Ahmed, (1/391). Elbâni, tashih etmştir.
[2] Buhâri, (7/158). Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem- bu duayı çokça yapardı. Bkz. Fethu’l-Bâri (11/173).
Allahümme inni euzu bike minel hemmi vel-hazen
Velaczi velkesel Velbuhli ve cubni
Ve daliddeyni ve ğalebesirrical
yukarıdaki duan’ın okunuş şeklidir bu dua Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem’in okuduğu dua eder çok etkilidir okuyan ferahlık bulacaksınız sıkıntınız geçecek ama mutlaka inanarak okuyun
Answer ( 1 )
Please briefly explain why you feel this answer should be reported.
Hüzün ve Keder Anında Okunacak Dua:
Üzüntü ve keder anında Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem şu duayı hep yapardı: لا إله إلا الله العظيم الحليم لا إله إلا الله رب السموات والأرض
ورب العرش العظيم
“Azim ve Halim olan Allah’tan başka ilah yoktur. Göklerin, yerin ve büyük Arşım Rabbi olan Allah’tan başka ilah yoktur.”
Nebî sallallahu aleyhi ve sellem yine şöyle buyurmuştur:
ما أصاب أحدا قط هم ولا حزن، فقال: اللهم إني عبدك، ابن عبدك، ابن أمتك، ناصيتي بيدك، ماض في حكمك، عدل في قضاؤك، أسألك بكل اسم هو لك سميت به نفسك، أو علمته أحدا من خلقك، أو أنزلته في كتابك، أو استأثرت به في علم الغيب عندك، أن تجعل القرآن ربيع قلبي، ونور صدري، وجلاء حزني، وذهاب همي، إلا أذهب الله همه وخزنه، وأبدله مكانه فرحا، قال: فقيل: يا رسول الله، ألا نتعلمها؟ فقال: بلى، ينبغي لمن سمعها أن يتعلمها
“Bir kul kendisine isabet eden herhangi bir hüzün veya ke der nedeniyle şu duayı okumasın ki, muhakkak Allah onun hüzün ve kederini giderip bunun yerine ona sevinç vermesin:
Allah’ım! Ben senin kulunum. Erkek ve kadın kullarının çocuğuyum. Alnım senin elindedir. Hakkımda senin hükmün geçerlidir. Senin benim hakkımdaki takdirin adalettir. Kendi ni isimlendirdiğin, kitabında indirdiğin, kullarından birisine öğrettiğin veya katındaki gayp ilminde kendine has kıldığın Sana ait her isimle; Kur’an’ı kalbimin baharı, göğsümün nuru, hüznümün ve kederimin gidericisi kılmanı istiyorum.”
Bunun üzerine sahabe: Ey Allah’ın Rasulü! Bu duayı öğren memiz gerekmez mi? diye sorunca Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Elbette bu sözleri işitenin onları öğrenmesi gerekir” buyurdu.