Vefa, Rıdvan Biatı ve dostluk kavramları

Vefa: sözünde durma, sözünü yerine getirme, borcunu ödeme, sevgi dostluk ve bağlılıkta sebat etme, kendini dostları ile ilgisini kesmeme anlamına gelir. Müslüman vefakar insandır. Vefakarlık kadir kıymet bilmek, yapılan iyiliği unutmamak, nankörlük etmemek iyi kötülükle mukabelede bulunmamaktır. Vefakar kimseler dostlarını unutmazlar. Vefa karlık Allah’ın verdiği nimetlerin Kadrini Kıymetini bilmektir.

Dostluk: İki insan arasında sevgi ve saygıyı ifade eden sıradan ilişkinin ötesinde derin bir birlikteliği anlatan bir kavramdır. Peygamber Efendimiz kişi dostunun dini üzeredir der. Bu Yüzden her biriniz kiminle dostluk ettiğine dikkat etsin buyurmaktadır. Müslüman dostlarını seçerken dikkat etmeli. Müminleri bırakıp inkar edenleri dost edinmemeli.

Rıdvan Biatı: Mekke’nin fethinden 2 yıl önce Hicret’in 6. Yılı Mart 628 ayının başında Hz. Peygamber (sav) gördüğü rüya üzerine ashabıyla birlikte Umre yapmak için Medine’den Mekke’ye hareket etti ve Hudeybiye kuyusunun yanında konakladı. Bunu haber alan Mekkeli müşrikler Müslümanların şehre girmesine engel oldular ve Halit bin Velit kumandasında bir süvari birliği hazırladılar.

Hz. Muhammed (sav) kimseyle savaşmak istemediklerini, yalnızca Umre yapmak için geldiklerini ve yanlarındaki develeri kurban edip döneceklerini Mekkelilere bildirdiler. Kureyşliler Hz. Peygamberin gönderdiği elçiyi dinlemediler. Bu defa Hz. Muhammed (sav) Mekkeliler üzerindeki etkisi nedeniyle Hz. Osman’ı gönderdi. Hz. Osman, Ebu Sufyan gibi Kureyş’in ileri gelenleri ile görüştü ancak kureyşliler sadece kendisinin tavaf edeceğini ve diğer Müslümanların ziyaretine kesinlikle izin vermeyeceklerini ifade ettiler. Hz. Osman bunu kabul etmeyince müşrikler buna çok kızdılar ve kendisini göz hapsine aldılar.

Mekke’deki bu gelişmenin Hz. Muhammed (sav) ve müslümanlara Hz. Osman’ın öldürüldüğü şeklinde ulaşılması üzerine Hz. Peygamber müşriklerle savaşmadan oradan ayrılmayacaklarını söylediler ve ashabından biat almaya karar verdiler. Hudeybiyede kaldığı yerde semura denilen çöl ağacının altında ashabından bir rivayete göre ölüm üzerine bir rivayete göre ise savaştan kaçmamak üzere biat aldı. BU biata RIDVAN BİATI denir.

Müslümanların Peygamber Efendimize bağlılıklarını ve onun yolunda ölümü göze aldıklarını gösteren bu biraz haberi mekkelileri çok etkiledi. Hz Peygamber ve Müslümanlar yapılan anlaşmadan sonra hudeybiyeden ayrılıp Medine’ye dönerken yolda Fetih suresi nazil oldu bu surenin 2 ayetinde Rıdvan Beyatından söz edilmiştir

“Ey Muhammed! Şüphesiz ki sana biat edenler ancak Allah’a biat etmiş olurlar; Allah’ın eli onların elleri üstündedir…” (48/10). “Ey Muhammed! Andolsun ki Allah seninle ağaç altında biat ederlerken müminlerden râzı olmuştur…” (48/18). Bundan dolayı bu biata “Bey‘atü’r-rıdvân” (rıdvân [râzı olma] biatı) veya “Bey‘atü’ş-şecere” (ağaç altındaki biat); biat eden sahâbîlere “Ashâbü’ş-şecere” (ağaç altında Hz. Peygamber’e biat edenler); gölgesinde bu biatın yapıldığı ağaca da “Şeceretü’r-rıdvân” denilmiştir.

BENZER KONULAR:

• Rıdvan Biati Ne Demektir?
• Araştırdığınız “dostluk” konulu atasözlerini arkadaşlarınızla paylaşınız.
• dostluk ne demek? Kısaca
• dostluk ile ilgili kısa hadisler
• dostluk ile ilgili ayetler
• dostluk ile ilgili seçme sözler
• Ahde Vefa ne demek kısaca
• Vefa ne demek? Vefa kelimesinin anlamı
• Vefa nedir? Kısaca
• Ahde Vefa nedir? Kısaca
• İslamda Vefa nedir kısaca