Paylaş
Yakın akrabasından bir şey çalanın eli kesilir mi?
Question
Akrabasından eşya çalanın eli kesilir mi?
Bu hususta Cessâs şöyle der: “Mevzûmuz olan âyet, yakın akraba sından birşey çalan kimsenin elinin kesilmeyeceğine delâlet eder. Zira Allah Teâlâ âyette yakın akrabaların birbirinin evine izinsiz olarak gir melerini ve yemek yemelerini mubah kılmıştır. El kesilmesine sebeb olan hırsızlık ise saklanıldığı yerden birşeyi gizlice almaktır. Âyetteki evlere girme ve mallarından yeme müsaadesi ise açıkça gösteriyor ki çalınan mal onlardan gizli birşey değildir.”
Buna göre sâdık dostunun malını çalanın da elinin kesilemeyeceği düşünülebilir. Çünkü mevzûmuz olan âyet, sâdık dostların malından izinsiz olarak yemeyi de mubah kılmaktadır. Fakat durum böyle değil dir. Bir kimse dostunun malını çalıyorsa onun dostu değil demektir. Dış görünüşte dost sayılsa bile aslında dost olmadığı için yaptığı hırsızlığa karşılık elinin kesilmesi şer’î bir hükümdür.
Yakın akrabanın evinden yapılan hırsızlıkta, helâliyet şüphesi olduğu için el kesme cezâsı uygulanamaz. Ancak hırsıza ta’zîr cezâsı uygulanır. En doğrusunu Allah (cc.) bilir.
Bu âyetin hükmü izin isteme âyeti ile nesh edilmiş midir?
Bazı müfessirlere göre mevzûmuz olan âyetin hükmü, “Ey imân edenler! Kendi (ev ve) odalarınızdan başka (evlere ve) odalara sahip leriyle alışkanlık peydâ etmeden ve selâm da vermeden girmeyin.” (Nür: 27) âyetiyle nesh edilmiştir. Ayrıca Resûlullah (s.a.v.) da “Müslüman kardeşinin malı ancak onun rızası ile helâl olur.” buyurmuştur.
Sahih olan görüşe göre ise bu âyetin hükmü nesh edilmemiştir. Müfessirlerin cumhûrunun görüşü budur. Bunu Cessâs ve Râzî de belirtmişlerdir. Cessâs, Nûr Sûresi’ndeki âyette mevzumuz olan âyeti nesh edici birşey olmadığını söylemiştir. Mevzûmuz olan âyette zikredilen husus, özürlü kişiler ve yakın akrabalar içindir. “Ey imân edenler! Kendi (ev ve) odalarınızdan başka…” âyeti ise özürlü kimselerle yakın akrabalar dışındaki kimselere hitâb etmektedir.
Engine Resûlullah’ın (s.a.v.) hadîsine gelince, bu hadis de âyette isim ve vasıfları geçen yakın akrabaların dışındaki kimselere mahsustur. Allah (cc.) en iyisini bilendir.
BENZER KONULAR:
Answer ( 1 )
Türk hukuk sistemine göre, bir kişinin yakın akrabasından bir şey çalması durumunda, cezalar genellikle hırsızlık suçunun tanımına uyar ve cezai işlemler yapılır. Ancak, İslam hukukuna göre, hırsızlık yapan kişinin elinin kesilmesi gibi bir ceza, sadece çok spesifik koşullarda geçerlidir. İslam hukukunda (şeriat), bu tür cezalar oldukça sıkı koşullara bağlanmıştır ve yalnızca çalınan şeyin belirli bir değerin üzerinde olması, suçun gizlilik içinde yapılması ve suçlunun sabıkasız olması gibi şartların yerine getirilmesi gerekir.
Türk Ceza Kanunu’nda, yakın akraba arasında hırsızlık gibi bir durumda, cezanın arttırılması söz konusu olabilir, ancak ellerin kesilmesi gibi bir ceza söz konusu değildir. Türk hukukunda cezalar, hapisten para cezasına kadar çeşitli şekillerde olabilir, ancak fiziki cezalar, işkence veya ağır bedensel cezalar yasal olarak uygulanmaz.
Bu soruya verilecek yanıt, hangi hukuk sistemine göre cevap aradığınıza bağlı olarak değişebilir, ancak modern hukuk sistemlerinde böyle bir ceza uygulanmamaktadır.