Paylaş
Yardım kelimesinin anlamı nedir?
Question
Yardım kavramının anlamı nedir?
Yardım kavramı, bir kişi, grup ya da kuruluşun, diğer kişi, grup veya kuruluşa, belirli bir konuda destek sağlaması, yardımda bulunması, yardım etmesi anlamına gelir. Bu destek, fiziksel, finansal, zihinsel ya da duygusal olabilir.
Yardım kavramı, insani ilişkilerin temel taşıdır. İnsanlar hayatlarında birçok zorlukla karşılaşabilirler ve bu zorlukları aşmak için başkalarından yardım isteyebilirler. Bu durumlarda, birinin yardım etme arzusu ve yardım edebilme kabiliyeti, büyük önem taşır.
Yardım kavramı, kişisel düzeyde de toplumsal düzeyde de önemlidir. Kişisel düzeyde, bir kişinin başka birine yardım etmesi, o kişinin hayatını olumlu yönde etkileyebilir ve aynı zamanda yardım eden kişinin de kendini daha iyi hissetmesine neden olabilir. Toplumsal düzeyde ise, yardım kavramı, bir toplumun dayanışma ve birbirine saygı duyma duygusunu güçlendirebilir.
Yardım kavramı, gelişmiş toplumlarda, sivil toplum kuruluşları, dernekler, vakıflar, kamu kuruluşları ve hükümetler tarafından da yürütülür. Bu kuruluşlar, belirli bir konuda destek sağlamak için çeşitli projeler düzenleyebilirler. Örneğin, doğal afetlerde yardım kuruluşları, acil tıbbi yardım sağlayan kuruluşlar, yardıma muhtaç çocuklara eğitim desteği sağlayan kuruluşlar, gibi pek çok örnek verilebilir.
Yardım kavramı, insani bir değerdir ve tüm insanların hayatlarında karşılaştıkları zorluklarla başa çıkabilmeleri için önemlidir. Bu kavram, insana özgü bir özelliktir ve insanlar arasındaki ilişkilerin sağlıklı olması için önemlidir. Herkesin, bir şekilde yardıma ihtiyacı olduğu zamanlar olabilir ve bu durumlarda birbirimize destek olmak, hayatı kolaylaştırabilir ve daha anlamlı hale getirebilir.
BENZER KONULAR:
Answers ( 3 )
Şimdi benim deprem bize de anneannem var Ona biz kayıt yaptırdık afadı ona kıyafetler alıyoruz onlar da Annemgilin evinde 5 kişi kalıyor onları da yardım edebilir diye öyle kaydetmişler benim durumum da hiç yok annem dedi al dedi Senin durumun yok dedi bize 5 kişi yazmışlar Ama bizim de bir ihtiyacımız yok senin çocuğun var hani sana bir şey olmaz diyor yani Eşim benim ya da çocuğumun Hani öyle borcumuz var 100 milyarı Geçkin işte bulamıyorum kocamın çalıştığı para yetmiyor Annem de oraya Al Senin ihtiyacın var dedi ama ben yine de haram olmasın Sonuçta o yardım onlar için yapıldığını düşünüyorum oradakileri demişler Hani bizim de durumumuz yok diye bizi alabilir miyiz böyle bir şeyler demişler onlar da 5 kişiye yazmış nenemle birlikte yani Annemgil almayacağı için 5 kişilik hak sahibi ya Annemgilin Ben çocuğuma eşimi alsam dinen haram olur mu
İslam, yardımseverliği ve ihtiyaç sahiplerine yardım etmeyi teşvik eder. Müslümanlar, Allah’ın kendilerine verdiği nimetleri paylaşarak ihtiyaç sahiplerine yardım etmelidirler. İslam’ın bu konuda öğütleri ve örnekleri şunlardır:
İslam’da yardım yapmak, sadece maddi yardım etmekle sınırlı değildir. Kişilere manevi destek de sağlanabilir ve onların ihtiyaçlarını gidermelerine yardımcı olunabilir. İslam’da sevgi, merhamet ve saygı temel prensiplerdir ve bu değerler, insanların birbirine yardım etmesine yol açar.
Aşağıdaki cevap, İslâmî açıdan meseleye yaklaşarak; Diyanet’in genel fetva prensipleri, Kur’an ve Sünnet ışığında bir değerlendirme sunacaktır. Sorudaki durum, deprem yardımları bağlamında fakirlik, ihtiyaç, hak sahipliği ve haksız kazanç gibi hususlarla ilgilidir.
Durumun Özeti:
Ailenizden birileri (anneniz, anneanneniz vb.) AFAD gibi kurumlar tarafından deprem mağduru ya da bu kapsamda ihtiyaç sahibi olarak kaydedilmişler. Bu kayıt neticesinde kendilerine belli yardımlar (giyim yardımı, maddî destek vs.) verilmektedir. Bu yardımlar, genellikle gerçek ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmak üzere düzenlenir. Siz ise ailenizdeki kayıt yapılmış 5 kişilik hak sahibi hane içerisine dâhil edildiniz. Anneniz de, yaşadığınız maddi sıkıntıları (borçlar, eşinizin kazancının yetersizliği vb.) dikkate alarak, “Senin ihtiyacın var, sen de alabilirsin.” diyor. Bu yardımı almanız dinen helâl midir, yoksa haram mıdır?
İslâmî Değerlendirme:
Yardımların Temel İlkesi:
Deprem, sel, yangın gibi afetlerde devlet kurumları (AFAD gibi) veya hayır kurumları tarafından dağıtılan yardımlar, öncelikle o afetin etkilediği, evini kaybeden, zarara uğrayan, temel ihtiyaçlarını karşılayamayan kişiler içindir. Bu yardımlar, “sadaka” ya da “zekât” kategorisinde olmayabilir; genellikle sosyal destek niteliğindedir. Ancak her hâlükârda devletin veya hayır kurumlarının hedefi, gerçek ihtiyaç sahiplerine ulaşmaktır.
Hak Sahipliği ve İhtiyaç Kavramı:
İslâm’da, haksız yere başkasının hakkına el uzatmak, ihtiyaç sahibi olmadığı hâlde ihtiyaç sahibiymiş gibi davranarak yardım almak haramdır. Kur’an’da:
“Birbirinizin mallarını haksız yollarla yemeyin…” (Bakara, 2/188)
Ayrıca Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
“Bizi aldatan bizden değildir.” (Müslim, İman 164)
Eğer kişi gerçekten muhtaç değilken, muhtaç gibi davranarak yardım alırsa bu haksız kazanç olur. Bu da helâl olmayan bir fiildir.
Gerçekten İhtiyaçlı mısınız?
Burada dönüp kendinizi muhasebe etmeniz gerekir:
Bu yardım size niçin verildi?
Gerçekten maddi durumunuz o yardıma ihtiyaç duyacak kadar kötü mü?
Borçlarınız var, eşinizin kazancı yetmiyor, çocuğunuzun ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanıyorsanız, bu yardım size verilse gerçekten mağduriyetiniz biraz da olsa giderilecek mi?
Eğer siz de fiilen ihtiyaç sahibi durumundaysanız (yani evet, geçiminizi sağlamakta ciddi zorluk çekiyor, temel ihtiyaçlarınızı karşılayamıyor, çocuğunuzun masraflarını karşılayamıyor, borçlar altında eziliyorsanız), bu yardımdan yararlanmanız dinen sakıncalı olmaz. Çünkü devletin veya ilgili kurumun amacı, bu gibi zorluk çeken ailelere destek olmaktır.
Ancak eğer aslında maddi durumunuz fena değil, sadece “fırsat bu fırsat” diyerek ihtiyacınız olmadığı hâlde, başkasının hakkına engel olacak şekilde bu yardımı alırsanız, harama düşmüş olursunuz.
Diyanet’in Genel Yaklaşımı:
Diyanet İşleri Başkanlığı da bu gibi konularda genellikle şu ilkeye vurgu yapar: Yardım, hibe, zekât, sadaka veya afet yardımları gerçek ihtiyaç sahiplerine yöneliktir. Kişi, ihtiyacı yokken bu yardımları alarak başkasının hakkını zayi etmemelidir. (Diyanet’in fetva yaklaşımında genel esas: “Muhtaç iseniz helal, değilseniz haram” yönündedir.)
Hakkı Olanla Yetinmek ve Kalben Tatmin:
Her işte niyet önemlidir. Peygamberimiz (s.a.v.) buyurur:
“Ameller niyetlere göredir.” (Buhârî, Bed’ü’l-Vahy 1; Müslim, İmâre 155)
Eğer siz bu yardımı alırken gerçekten ihtiyacınız olduğu düşüncesiyle, kimsenin hakkını gasp etmeden ve kayıtların da buna uygun olduğunu bilerek alıyorsanız, bunda mahzur yoktur. Ama “Aslında bu yardım depremzedelere veya gerçekten ihtiyacı olanlara, bu sebeple kaydedilmiş kişilere gidiyor, biz ise sadece kağıt üstünde oradayız ama ihtiyacımız yok” diye düşünüyorsanız, almamanız uygun olur.
Sonuç:
Eğer ailenizin dahil olduğu hanedeki 5 kişilik hak sahibi listesine siz de yasal, doğru, hakkaniyetli bir şekilde eklenmişseniz, gerçekten maddi sıkıntı çekiyorsanız, bu yardımı almanız dinen helaldir.
Ancak maddi durumunuz çok da kötü değilse, ihtiyacınız olmamasına rağmen sırf fırsat buldunuz diye alıyorsanız, bu başkalarının hakkına engel olmak ve haksız kazanç sayılacağından haram olur.
Özetle: Kendi gerçek ihtiyacınızı samimiyetle değerlendirip, hakkaniyet ölçüsünde karar vermelisiniz. Eğer gerçekten ihtiyaç sahibiyseniz, bu yardımı almakta dinen sakınca yoktur. Aksi takdirde, ihtiyacınız yoksa almamalısınız.