Yeme içme adabı kısaca

Question

Yeme-İçme Adabı maddeler halinde

 

yeme icme adabi

Yeme-içme, insanların hayatlarını sürdürebilmeleri, İslam ahlakçılarının deyimiyle “nefsin devamı” için zorunlu bir biyolojik İhtiyaçtır. İnsanlar, öteki canlılardan farklı olarak, bu ihtiyaçlarını bazı ahlak ve görgü kurallarına uyarak karşılarlar. İslâm ahlâk literatüründe bu kuralları “âdâbü’t-taâm” (yemek âdabı) veya aynı anlamda “âdâbü’l-ekli ve’ş-şürb” gibi başlıklar altında işlemiş­lerdir.

Ahlâk kitaplarında yer alan başlıca yeme-içme kuralları şunlardır:

1- Yiyecek ve içeceklerin şer’an helal olması. Şer’i usullere göre kesilmeden ölmüş olan hayvanlarla şer’an eti yenilmeyen domuz ve diğer canlıların etlerinin yenilmesi, sarhoşluk veren içkilerin içilmesi haramdır. Ayrıca, aslen helal olmakla birlikte başkalarının hakkı olan şeylerin, onların rızası alınmadan yenilip içilmesi de haramdır.

2- Aşırı yeme-içme. Yeme açlığı, içme de susuzluğu giderme ve böylece beden sağlı­ğını koruma amacına yönelik olup, bu amaç için gerekli olandan daha az veya daha çok yemek sağlık ve ahlak bakımından sakıncalı bulunmuştur. Nitekim Hz. Peygamber bu sebeple aralıksız her gün oruç tutmayı (savm-ı visal) uygun bulmamış; bir hadislerinde de midenin üçte birini yemeğe, üçte birini suya ayırmayı, üçte birini de boş bı­rakmayı öğütlemiştir. Bu tavsiyelerin her ikisi, modern tıpta da sağlığı koruma tedbir­leri içinde büyük önem taşımaktadır.

3- Ahlâk kitaplarında genellikle hadislere dayanılarak yemekten önce, yemek sırasın­da ve yemekten sonrası için ön görülen diğer bazı kurallar da şunlardır:

  • Yemekten önce elleri yıkayıp iyice temizlemek,
  • sofrada derli toplu oturmak,
  • sofrada ihtiyaçtan fazla ve çok çeşitli yemek bulundurmamak,
  • ye­meğe besmele ile başlamak,
  • sağ elle yemek,
  • lokmaları küçük almak,
  • acele etmeden iyice çiğneyerek hazmetmek,
  • kendi önün­den yemek,
  • yemeği kötülememek,
  • tabakta artık bırakmamak,
  • yemek yerken çok su içmemek,
  • suyu sağ elle ve üç nefeste içmek,
  • yemek bitiminde “elhamdülillah” demek,
  • bulunulan yer ve topluluk ile sofra sahibi için iyilik dilekleri içeren kısa bir dua yapmak,
  • yemekten sonra elleri ve ağzı yıkamak.
  • Toplu yemek yerken önce büyüklerin başlamasını beklemek, sofrada aşırıya kaçmayacak şekilde konuşup sohbet etmek, zeytin, hurma gibi taneli yiyecekleri tek tek yemek, misafiri sık sık “ye” diye taciz etmemek, yiyenleri gözetlememek, misafirden önce sofradan kalkmamak.

İhyâu ulûmi’d-dîn adlı eserinin üçüncü cil­dinin başında bazılarına yukarıda işaret edilen yeme-içme âdabına geniş bir yer ayırmış olan Gazzâlî, aynı cildin sonunda “Hz. Peygamber’in yemekle ilgili ahlâk ve âdâbı”nı da özel bir başlık altında incelemiş­tir. Gerek burada gerekse Şemail adı verilen diğer kaynaklarda verilen bilgilere göre Hz. Peygamber, kalabalıkla ve özellikle misafir­lerle yemek yemeyi çok severdi. Yemeğe başlarken “Allah’ım! Bu yemeği bizim için şükrü edâ edilmiş bir nimet kıl; bu yemeği cennet nimetine vasıta eyle” anlamına ge­len kısa bir dua okurdu. Sağ elini kullanır, yemeği çok sıcak ve çok soğuk yememeye dikkat eder, tıka basa doymadan sofradan kalkar, yemekten önce ve sonra ellerini yıkardı. Sağlığa zararlı ve dinen haram olan veya kokusuyla çevresindekileri rahatsız eden şeyleri yemez, bunların dışında hiçbir yemek için “sevmiyorum” demezdi. Suyu yudum yudum içerdi. Sofrası sadece olurdu. Bir öğünlük yemeğini hiç yemeği olmayanlara verdiği için ailesiyle birlikte aç sabahla­dıkları geceler olmuş, fakat açlığın sıkıntısını iyilik yapmanın ve Allah rızasını kazanmanın verdiği mutlulukla altetmeyi bilmişlerdi.

Hz. Peygamber sofra âdabına titizlikle uyar, çevresindekileri de bu konuda sabırla ve nezaketle eğitirdi. Ashaptan Hz. Pey­gamber’in evinde ve onun terbiyesinde yetişmiş olan Ömer b. Ebî Seleme, bir gün sofra âdabına uymayan bir davranışı üzeri­ne Hz. Peygamber’in bu konudaki bir uya­rısını şöyle aktarır: “Yavrucuğum! Besmele çek, sağ elinle ye ve kendi önünden ye” (Buhârî, Et’ime, 2).

Hadis kitaplarının “Eşribe” bölümünde yer alan bir hadiste de şöyle buyurmuştur: “Suyu deve gibi bir solukta içmeyiniz; iki ya da üç nefeste içiniz. İçerken besmele çeki­niz; içtikten sonra da “elhamdülillah” deyi­niz” (et-Tİrmizî, Eşribe, 13).

BENZER KONULAR:

Maide suresi hakkında bilgi

Dini Soru Cevap

Her soru cevap verilmeye değerdir, yeter ki aynı konu bize sorulmuş olmasın ve kurallara uygun sorulsun. Lütfen soru yollamadan önce aynı konu var mı diye \\\\"ARAMA\" yapınız. Konu altına yazılan sorulara öncelik tanıyoruz.. Bilginize

Takip Et

Answers ( 1 )

    0
    2022-08-08T11:53:43+03:00

    su dışında çay kahve vb. şeyleri yaparkende sünnetleri yapabilirmiyim

    “Suyu deve gibi bir solukta içmeyiniz; iki ya da üç nefeste içiniz. İçerken besmele çeki­niz; içtikten sonra da “elhamdülillah” deyi­niz” (et-Tİrmizî, Eşribe, 13).

    yani çay içerken su içme sünnetlerini yaparsam sünnet sayılırmı?

      1
      2022-08-08T14:18:43+03:00

      Rasulullah (sav)’in yaptığı şeyleri sünneti yaşatma adına yaptığınız müddetçe sevap elde etmiş olursunuz.

      En iyi cevap

Cevapla