Paylaş
Zikir sadakadan daha üstündür
Question
Zikrin, Sadakaya Olan Üstünlüğü
sadaka yerine geçen zikirler
Peygamber efendimiz (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Hiçbir sadaka Allah’ı zikretmekten daha üstün (faziletli) değildir.”
Musannifin’de (rahimehullah) dediği gibi bu hadisi İbn Abbas (r.anhu ma)’dan Taberani, Mu’cemul Evsat’ta rivayet etmiştir. Aynı şekilde hadisi Suyuti, ‘Camiu’s Sağir’ adlı eserinde rivayet etmiştir. Münziri, Terğib ve Terhib adlı eserinin zikir bölümünde, Taberani ye dayandırarak Ebu Musa (r.anhu)’nun rivayet ettiği hadis olarak zikretmiş ve hasen” hadis oldu ğunu söylemiştir. Heysemi ise İbn Abbas (r.anhuma)’dan rivayet edilen hadis hakkında ravilerinin sika olduğunu söylemiştir.
Bu hadiste, Allah’ı zikretmekten, sadakanın hiçbir çeşidinin daha üstün olamayacağına dair delil vardır. Çünkü hadiste geçen sadaka lafzı nefiyden sonra nekra“ olarak gelmiştir. Buda sadaka lafzının umumiyet ifade edip ‘sadakaların bütünü’ manasında olmasını gerektirir. Umumluğun gerektirdiği şey ise hangi sadaka olursa olsun Allah’ı zikretmekten daha üs tün sadaka olmamasını gerektirir. Bunun sonucu olarak sadaka ya zikirle aynı derecede olur veya daha düşük derecede olur. Zikirde sadaka ile aynı derecede olur veya daha üstün olur. Hiç bir şekilde sadakadan daha düşük derecede olmaz.
Bir Kısım İlim Ehlinin Bu Hadis Hakkındaki Şüpheleri ve Bu Şüphelerin Cevabı
Bir kısım ilim ehli bu hadis hakkında şüpheler ortaya attı ve şöyle de diler:
Malin sadaka olarak verilmesinin faydası, kişinin kendisinden baş ka diğer insanlara da fayda verir ama zikrin faydası sadece kişinin kendi nefsinedir. [Durum böyle iken nasıl zikir, sadakadan daha faziletli olabilir şeklinde bir şüphe ortaya atmışlardır.) Faydası, başkalarına da ulaşan şey faydası sadece kendinde kalan şeyden daha faziletlidir. İmam Huleymi bu şüpheye şöyle cevap verdi: Burada, sadakadan daha faziletli olan zikirden kasit sadece dil ile yapılan zikir değil bilakis dil ve kalbin beraber yaptığı zikirdir. Şüphesiz ki kalbin zikri en faziletli ameldir. Çünkü kalple zikir, kişiyi ibadetlerdeki gevşeklikten ve ma’siyet ve günahlardan sakındırır. [uzak tutar] Bu cevabın aynısını İmam Beyhaki, Şuabu’l İman adlı ese rinde zikredip, onayladı. İmam Nevevi’den, kalbin zikirde hazır bulun masıyla beraber dil ile zikir sadece kalple zikirden daha faziletlidir diye naklolundu. Böyle demesinin sebebi ise iki organın ibadetle meşguliyeti, tek organın ibadetle meşguliyetinden daha faziletli olmasından dolayıdır. Aynı şekilde üç organın ibadetle meşguliyeti, iki organın ibadetle meşgu liyetinden daha faziletlidir. İbadetle meşgul organ sayısı arttıkça fazilet de artar.
Tuhftuz zakirin
BENZER KONULAR:
- En etkili zeka duası arapça
- En etkili 5 cesaret duası
- Elemneşrahleke duası nasıl okunur
- Ettehiyyatü duası nasıl okunur
- Nazar duası nasıl okunur
- Tümünü görüntüle.
Answers ( 2 )
İslam’da hem zikir (Allah’ı anma) hem de sadaka (Sadaka) önemli bir değer taşır ve oldukça teşvik edilir. Her iki ibadetin de kendine göre faziletleri ve faydaları bulunduğundan, kategorik olarak diğerinden üstündür demek doğru olmaz. Her biri farklı bir amaca hizmet eder ve bir Müslümanın manevi gelişimine ve esenliğine katkıda bulunur.
Zikir, Allah’ın belirli cümlelerini, ayetlerini veya isimlerini okuyarak Allah’ı hatırlamayı ve anmayı içerir. Yaratan ile derin bir bağ kurmanın ve O’nun yakınlığını aramanın bir aracıdır. Zikir, bireysel veya toplu olarak her zaman ve her yerde yapılabilen bir ibadet şeklidir. Allah’ın varlığının sürekli bir hatırlatıcısı olarak hizmet eder ve kalbi arındırmaya, farkındalığı artırmaya ve manevi sükunet aramaya yardımcı olur.
Sadaka ise, ihtiyaç sahiplerine sırf Allah rızası için mal, mülk veya yardım vermektir. Kişinin servetini arındırması ve başkalarına karşı şefkat ve empati geliştirmesi için bir araçtır. Hayırseverlik, para vermek, yiyecek, giyecek, barınak sağlamak veya başkalarına fayda sağlayan herhangi bir nezaket eylemi gibi çeşitli biçimleri içerir. Sadece ihtiyaç sahiplerine yardım etmekle kalmaz, aynı zamanda durumu yükseltir ve verenin ruhunu arındırır.
Hem zikir hem de sadaka çok büyük manevi ödüllere sahiptir ve bunların erdemleri Kuran’ın birçok ayetinde ve Hz. İbadetler, samimiyetle yapıldığında insanın Allah’la ve diğer insanlarla olan bağını güçlendiren tamamlayıcı ibadetlerdir.
Nihayetinde, İslam’da vurgu, tüm ibadetlerde denge ve samimiyet üzerinedir. Hem zikir hem de hayır işleriyle uğraşmaya teşvik edilir, bunları kişinin hayatına tamamlayıcı adanmışlık eylemleri olarak entegre eder. Birinin diğerine göre özel vurgusu veya tercihi, bireysel koşullara, kişisel eğilimlere ve bir kişinin manevi ihtiyaçlarına bağlı olabilir.
Evet, birçok İslami kaynağa göre zikir, sadakadan daha üstün bir ibadet olarak kabul edilir. Zikir, Allah’ı anmak ve O’na yakınlaşmak için yapılan bir ibadettir ve kalbin huzura kavuşmasına yardımcı olur. Hadislerde de, zikirle meşgul olmanın, Allah’a yakınlık kazandıracağı ve kişinin ruhsal olarak olgunlaşmasını sağlayacağı vurgulanır.
Bazı rivayetlerde, zikir sadakadan daha faziletli sayılmıştır çünkü zikir, sürekli ve her an yapılabilen bir ibadetken, sadaka sınırlı bir şekilde ve belli bir miktar verilebilir. Ayrıca, zikir kişinin kalbini temizler ve ona sabır, şükür gibi güzel ahlaki özellikler kazandırır.
Özetle, her iki ibadet de önemli olmakla birlikte, zikir, Allah ile sürekli bir bağ kurma ve O’nu hatırlama fırsatı sunduğundan daha üstün sayılabilir.